| Aslında, Bu adam 20 yıldan uzun bir süredir ölü. | Open Subtitles | في الواقع، هذا الرجل ميت منذ قرابة الـ 20 سنةً |
| Aslında, Bu adam 20 yıldan uzun bir süredir ölü. | Open Subtitles | في الواقع، هذا الرجل ميت منذ قرابة الـ 20 سنةً |
| Bu adam tam teçhizat kuşansın, yedek postal ve miğfer alsın. | Open Subtitles | اجعل هذا الرجل يلف حول الميدان دورات كاملة بأحذية مثقلة وخوذة |
| Barney'e gidip yeni kıyafetler al. Bu adama kredi kartı verin. | Open Subtitles | إذهب لمتجر بارني لشراء ملابس جديدة أعط هذا الرجل بطاقة ائتمان |
| Onun bu adamla kişisel bir ilgisi olduğunu sana söyledim. | Open Subtitles | أنا أقول لك، انها لديها مصلحة شخصية مع هذا الرجل |
| Ama sen Bu adam hakkında hiçbir şey anlatmadın ki.. | Open Subtitles | لكنك لم تقولى لى اى شئ عن هذا الرجل بالمره |
| Bu adam benim gözetimim altında ve yakınında kimseyi istemiyorum. | Open Subtitles | هذا الرجل تحت الحجز ولا اريد من احد الاقتراب منه |
| Bu adam hakkında bir şeyler öğrenmeye geldim. Bir şey bilmediğin belli. | Open Subtitles | اريد ان اعرف عن هذا الرجل من الواضح انك لا تعرف شيئا |
| Bu adam, düşmanımızla işbirliği yapmak suretiyle bize büyük kayıplar verdirdi. | Open Subtitles | هذا الرجل قد تعاون مع عدونا مما سبب لنا خسائر جسيمة. |
| Albay, Bu adam hem sizin hem benim hükümetimce aranıyor. | Open Subtitles | العقيد, هذا الرجل مطلوب من قبلك إذهبْ فيرمنت, وباللغم أيضاً |
| Ama bu... adam rolü bana vermiyor. Stüdyonun başı olan adam. | Open Subtitles | و لكن هذا الرجل لن يعطية لى انة رئيس شركة الانتاج |
| Ama bu... Adam rolü bana vermiyor. Stüdyonun başı olan adam. | Open Subtitles | و لكن هذا الرجل لن يعطيه لي انه رئيس شركة الانتاج |
| Bu adam 12 yıldır Emily ile evli. Ne olacağını sanıyorsun? | Open Subtitles | لقد كان هذا الرجل متزوجاً منذ 12 عام ماذا تعتقدين سيحدث؟ |
| Bu adam çok kötü düşmüş. Ne demek istediğimi anlıyorsanız. | Open Subtitles | هذا الرجل يُعاني من أثر السقطة إذا فهمت ما أعنيه |
| Fiziksel engeli olmayan Bu adam polis kuvvetleri ile çalışıyor. | Open Subtitles | هذا الرجل القادر من الحصول على عمل مع قوات الشرطة. |
| Biliyorsun ki,bir tesadüf olmayabilir. Bu adam çıkagelir... Saçma sapan şeyler olur. | Open Subtitles | يبدو أنها ليست مصادفة فظهور هذا الرجل أولا، ثم بدأت الأمور بالتدهور |
| Eğer herhangi biriniz... Bu adam gibilerden kazıklanmaktan... usandıysanız... benimle gelin. | Open Subtitles | إذا أيّ منكم مُتعِب ويريد أن يكون ممزق من هذا الرجل |
| - Sonra da bir şahsiyet olmalıdır. - Bu adam çok doğal. | Open Subtitles | و بعد هذا يريد أن يحس أنه انسان هذا الرجل على فطرته |
| su an dizlerimizin üstüne çöküp Bu adama sakso çekmeye hazir olmaliyiz. | Open Subtitles | يجب أن ننزل على ركبنا الآن لكي نبدأ بمداعبة قضيب هذا الرجل |
| Daha önce de görüştüm bu adamla. Bu eve iki kez gittim. | Open Subtitles | لقد تعاملت مع هذا الرجل من قبل وذهبت إلى هذا المنزل مرتين |
| O adamı dövdüğünde sınıfa gidip babamın ne kadar güçlü olduğunu anlatmıştım. | Open Subtitles | عندمل ضرب هذا الرجل ذهبت إلى المدرسة و أخبرتهم كم أبي قوياً |
| - Geçen ay, tamı tamına... - Şu adam kim? | Open Subtitles | لماذا ، في الشهر الماضي ، شحننا منم هذا الرجل |
| Bu adamdan nefret ediyorum. Nefret ediyorum. Gerçekten nefret ediyorum. | Open Subtitles | أنا أكره هذا الرجل، أنا فعلا أكرهه أكره هذا الرجل |
| Bu herifi dün yakaladık. Bunu sen mi tercüme ettin? | Open Subtitles | لقد قبضنا على هذا الرجل بالامس هل قمت بترجمة هذا؟ |
| Benim ve benim elemanların; bir kulüp açılışına gitmemiz gerek. Bu herifin tek umurunda olan, para ve partiler. | Open Subtitles | أنا و رئيسي , لدينا إفتتاح نادى لنلحق بهِ كلّ ما يهتم بهِ هذا الرجل هو المال و الأحزاب. |
| Müze tamamen aranana kadar Bu adam bu odada kalacak, tamam mı? | Open Subtitles | هذا الرجل يبقى في تلك الغرفة حتى هناك بحث كامل المتحف، موافقة؟ |
| Bunun sebebi ise bu adamın bunu yapmaya kararlı olması. | TED | و السبب هو إن هذا الرجل مصمم على تحقيق ذلك. |
| Binbaşı Baker, bu adamı tutuklayıp bir hafta kimseyle görüştürmeyin. | Open Subtitles | رائد بايكر.اقبض علي هذا الرجل وابقه بعيدا عن الاخرين لاسبوع |
| tanrıya şükürler olsun, atletizm dünyasında bu kadar büyük bir adam olduğunu bilmiyordum. | TED | والحمد لله لذلك لانني لم اكن اعلم مدى عظمة هذا الرجل في العالم. |
| Ama beni zorlamaktan vazgeç çünkü o adam tipim değil. | Open Subtitles | ولكن توقفي عن دفعي لأن هذا الرجل ليس من صنفي |
| Kimseden korkmamız için bir neden kalmadı. o adamın elinde hiçbir delil yok. | Open Subtitles | لا يوجد سبب للخوف من أي شخص هذا الرجل ليس لديه دليل ضدنا |
| buradaki adam bana okulda olanları biliyormuş gibi bakıyor. | Open Subtitles | لا ينفكّ هذا الرجل ينظر إليّ و كأنّه يعرف بما حدث في المدرسة. |