Bu kesinlikle üç sene önce doğum gününde ona aldığın uğurböcekli bozukluk çantasını telafi edecek. | Open Subtitles | هذا تماماً سيعوض عن تلك الصرافة على شكل خنفساء التي أشتريتها لها قبل ثلاث سنوات لعيد ميلادها. |
Mary,Bu kesinlikle önceki konuşmamızla aynı şey. | Open Subtitles | (ماري)، هذا تماماً ما كنا نتحدث عنه مسبقاً. |
Bu tam olarak ihtiyacımız olan şey olabilir. Bir sürü Strigo'nin birbiri ile konuştuğu büyük bir savaş. | Open Subtitles | هذا تماماً ما نحتاج إليه، معركة كبيرة مملوئة بالستريجوي الذين يتواصلون مع بعضهم البعض |
Gürleyen göğüs, Bu tam da benim korktuğum şey. | Open Subtitles | الرعد الصدري، هذا تماماً كان مخافي |
O da Tıpkı eskiden konuştuğumuz diğer zenciler gibi. | Open Subtitles | هذا تماماً كأي زنجي آخر كنا نتحدث معه في الأيام الماضية |
Benim şeytanı öldürüp dünyayı kurtaracağıma inanıyorlar ve ben aynen bunu yapacağım. | Open Subtitles | إنهم يثقون بي بقتل الشرير و إنقاذ العالم و هذا تماماً ما سأفعله كلاّ . |
Genelde halkım Tam olarak istediğimi yapmayı başaramıyor... ben de kafalarını uçurmak zorunda kalıyorum. | Open Subtitles | هذا تماماً ما تفعله هذه الاشياء كما أريد بالضبط وأنا أرى نفسي ملزم بضرب عنقهم |
Bu kesinlikle... | Open Subtitles | إن هذا تماماً... |
- Bu kesinlikle... | Open Subtitles | هذا تماماً.. |
Bu kesinlikle... | Open Subtitles | هذا تماماً... |
Bu kadar yüksek dozda C vitamini özellikle kanser hücreleri için zehirlidir ve Bu tam olarak kemoterapinin yaptığı şeydir ama | Open Subtitles | الجرعات العالية من الفيتامين "سي" سامّة انتقائيّا لخلايا السرطان و هذا تماماً ما تكونه المعالجة الكيميائيّة. و لكن مع الفيتامين "سي". |
Bu tam olarak benim söylediğim. Anlaşıldı mı? | Open Subtitles | هذا تماماً ما أقولهُ, هل نحنُ واضحين ؟ |
Bu tam olarak, sana nelerin olacağını dair söylediğim şey. | Open Subtitles | هذا تماماً ما أخبرتك انه سيحدث |
Tıpkı birilerinin, yerleri süpürüp bulaşık yıkamıyor olsaydı yapacağı gibi. | Open Subtitles | هذا تماماً ما يمكن لأحد الأشخاص فعله لولا أنه يكنس الشعر ويغسل الأطباق. |
Tıpkı bunun gibi 20 grup sığınakta birleşecek. | Open Subtitles | عشرون خلية مثل هذا تماماً تتلاقى في القلعة في وقت واحد |
Tıpkı tarihteki generaller gibi, savaş meydanını her zaman kendin seçemiyorsun. | Open Subtitles | هذا تماماً مثل الجنرالات علي مر التاريخ لا يمكنك دائماً إختيار تضاريسك |
Bir zombi de aynen bunu söylerdi zaten: "Zombi değilim ben." | Open Subtitles | هذا تماماً ما يقوله أي زومبي: "أنا لست زومبي" |
aynen bunu yapmam gerekiyor. | Open Subtitles | و هذا تماماً ما ستفعله |
Evet, aynen bunu söyleyecektim. | Open Subtitles | نعم، هذا تماماً ما كنت سأقوله |
Bu, tedavi öğrenme olması gerekiyordu Tam olarak ne olduğunu. | Open Subtitles | هذا تماماً الشيء الذي يجب أن نتعلمه في العلاج |
İşte bahsettiğim Tam olarak bu. Harika. Tamam. | Open Subtitles | هذا تماماً ما أتحدث عنه حسناً سأكلمك لاحقاً |
Bu yüzden çok üzgünüm ama işte Tam olarak bu sebepten Cara konusunda adil olamazsın. | Open Subtitles | وأناآسفٌعلى ذلك ، ولكن ، هذا تماماً هو السبب لكونكِ غير عادلة بهذا. |