| Bu farklı. Büyü hayatın doğal akışını değiştirmek için kullanılamaz. | Open Subtitles | هذا مختلف ,السحر لا يمكن استخدامه لتغيير النظام الطبيعي للأشياء. |
| Ben rahatlamak için bir kadeh içiyorum. Bu farklı. -Öyle mi? | Open Subtitles | أتناول شراب واحد قبل العشاء للتخفيف من شدته ، هذا مختلف |
| - Tamam, o zaman ben dışarıya bakayım, sen bodruma bak. - Bu farklı oldu işte. | Open Subtitles | ـ حسناً , أنا سأفتش بالخارج وأنت بالداخل ـ نعم هذا مختلف |
| O farklı. 12 yaşındaydı. Güvenlik sorunuydu. | Open Subtitles | هذا مختلف كانت في 12 من عمرها و تلك كانت مسألة أمن |
| Bu farklı. Herkes bu işin içinde gibi duruyor. | Open Subtitles | هذا مختلف فالجميع يبدون كما لو كانوا مشتركين |
| Bu farklı. Herkes bu işin içinde gibi duruyor. | Open Subtitles | هذا مختلف فالجميع يبدون كما لو كانوا مشتركين |
| Ben rahatlamak için bir kadeh içiyorum. Bu farklı. | Open Subtitles | أتناول شراب واحد قبل العشاء للتخفيف من شدته ، هذا مختلف |
| - Rıhtım dolusu gemi geliyor. - Bu farklı, efendim. | Open Subtitles | ـ لدىَ حوض سفن ملىء بالدخلاء ـ نعم، لكن هذا مختلف يا سيَدى |
| Evet ama Bu farklı bir durum. | Open Subtitles | نعم .. حسنا .. أنا أعتقد أن هذا مختلف تماماً |
| - ama Bu farklı. - Belki tekrar onu aramalısınız ve bu konuda onunla konuşmak. | Open Subtitles | لكن هذا مختلف إذاً ربما يجب أن نتصل بها مجدداً |
| Ama Bu farklı. Elbette karmaşık bir hal alabilir. Bir oğlu var. | Open Subtitles | لكن هذا مختلف قد يكون الأمر معقداً فلديه ابن |
| Bu farklı bir olay. Babam öldüğü için, onun tek yakını ben kaldım. | Open Subtitles | هذا مختلف, منذ وفاة ابي وانا كل ما لديها |
| Yani, yaptık ama, Bu farklı. | Open Subtitles | أعني ، لقد فعلنا ، و لكن هذا مختلف أنا و هي |
| Evet, ama Bu farklı, çünkü senden bir oğul ve arkadaş olarak istiyorum. | Open Subtitles | لكن هذا مختلف اني اطلب منك كابنك وكصديقك |
| Daha önce de erotik asfiksi görmüştük, ama Bu farklı. | Open Subtitles | لقد رأينا ولع الإختناق من قبل, ولكن هذا مختلف |
| Talebi olmayan rehineciler, Bu farklı. | Open Subtitles | لا شيء حتى الآن محتجزي رهائن بدون مطالب هذا مختلف |
| Az gelişmiş dünyada Bu farklı. | TED | هذا مختلف في العالم الأقل تطورًا. |
| - Ama O farklı. Ben kibarca geç kalıyorum. | Open Subtitles | في العالم هذا مختلف أنا متأخره ولكن بأناقه |
| - Bana güvenmeyi öğrendin O'Neill. - O başka. | Open Subtitles | تعلمت أن تثق بي أونيل هذا مختلف |
| Neyse, Bu seferki farklı. Sizin oralarda geçiyor. | Open Subtitles | بأي حال، هذا مختلف تدور أحداثه في حيّك القديم |
| Adamım, sana diyorum, Bu sefer farklı. On üzerinden on. | Open Subtitles | أؤكد لك أن هذا مختلف سيكون ممتازا |
| Taşları yerinden oynatmak başka bir şey... ..Bu başka. | Open Subtitles | يا معلمى ، أن تحريك حجر شئ و تحريك هذا مختلف تماما |
| Evet ama O farklıydı. Birlikte büyümüştük. | Open Subtitles | أجل ، لكن هذا مختلف لقد كبرنا معها |
| Bu farklıydı. | Open Subtitles | حسنا , هذا مختلف |