| İşte Doğu Borneo'dayız. Başladığım yer burası. | TED | لذا فنحن في شرق بورنيو . هذا هو المكان حيث بدأت. |
| Başkan Hill'in karıştığı şebekliklerin olduğu yer burası sanırım. | Open Subtitles | اعتقد هذا هو المكان حيث قرد اعمال العمدة هيلز سقط |
| Herkese bedava olayının gerçekleştiği yer burası yani. | Open Subtitles | حسنا هذا هو المكان حيث وقع المجان للجميع؟ |
| Demek komutanınızın en sevdiği oğlanları tuttuğu yer burası. | Open Subtitles | صحيح ، إذاً هذا هو المكان حيث قائدك يحتفظ بكافة فتيانه المفضّلين |
| Sıradaki hedefinin kim olacağına karar verdiği yer burası mı? | Open Subtitles | هذا هو المكان حيث يقرر من سيكون ضحيته التالية؟ |
| yer burası. | Open Subtitles | هذا هو المكان حيث من المفترض أن تتم الصفقة. |
| Bir adamın intihar edeceği yer burası mı? | Open Subtitles | هل هذا هو المكان حيث سينتحر شخص ما؟ |
| Onu bıraktıkları yer burası. | Open Subtitles | هذا هو المكان حيث أوصلته السيّارة |
| Sahte banknotların basıldığı yer burası. | Open Subtitles | هذا هو المكان حيث تطبع الأوراق المزورة. |
| Demek geldiğin yer burası. | Open Subtitles | إذن هذا هو المكان حيث كنت تذهب. |
| Maraduer'i park ettiğimiz yer burası. | Open Subtitles | "هذا هو المكان حيث اوقفنا "المكوك |