- Bu da bir yol. -Ben P.G.A'im. Tom Kite profesyonel rehber. | Open Subtitles | هذه إحدى الطرق - (أنا محترف الغولف ، (توربرو توم كيت - |
Bu da bir sıcakla mücadele şekli, değil mi? | Open Subtitles | إذن هذه إحدى الطرق للتغلب على الحر |
- Bu da bir sürümdür şef! | Open Subtitles | هذه إحدى الطرق للنظر للأمر، يا رئيس. |
Bu benim beğendiğim tablolardan biridir, bizim arabalarla olan ilişkimizi mükemmel bir şekilde anlatıyor. | TED | هذه إحدى لوحاتي المفضلة, إنها حقاً تصف علاقتنا بالسيارات. |
Bu benim en sevdiğim kız götürme stratejilerimdendir. | Open Subtitles | هذه إحدى الخطط التي أفضلها لاصطياد الفتيات |
Hayır. Bu anlaşamadığımız pek çok konudan sadece biri. | Open Subtitles | كلا، هذه إحدى المشاكل العديدة التي لم نتفق عليها |
Bu dostlarım onlardan sadece biri. | Open Subtitles | إذن هذه إحدى الألغاز يا رفاق |
Biliyorsun, ayrılığın faydalarından biri, bu sene çok para vermek zorunda kalmadım. | Open Subtitles | تعلم، هذه إحدى مزايا قطع العلاقة، ليس علي صرف الكثير هذا العام. |
bu Rosetta'nın sembolleşmiş resimlerinden biri. | TED | هذه إحدى أهم الصور التي التقطتها روزيتا، |
Bu da bir çözüm yolu. | Open Subtitles | هذه إحدى الوسائل |
Bu da bir teori. | Open Subtitles | هذه إحدى النظريات. |
Peki, Bu da bir yol. | Open Subtitles | حسناً ، هذه إحدى الطرق |
Evet. Bu da bir bakış açısı. Dün konuştuğumuz konu hakkında Sue'yla görüştün mü? | Open Subtitles | . حسنــاً هذه إحدى النظزيات هل تحدثتي مع (سو) حيال الموضوع الذي ناقشناة بالليلة الماضية ؟ |
Bu da bir teori. | Open Subtitles | هذه إحدى النظريات. |
Bu, benim sana bunun iyi bir fikir olmadığını söyleyeceğim senin de kaile almayacağın o anlardan birisi, değil mi? | Open Subtitles | هذه إحدى تلك اللحظات التي أخبرك فيها أن شيئاً ما ليس فكرة جيدة وأنت تتجاهلني,أليس كذالك؟ |
Bu benim eski ingilizce ödevim mi? | Open Subtitles | هل هذه إحدى أوراق الانجليزي القديمة الخاصة بي ؟ |
Pek çok yeteneğimden sadece biri. | Open Subtitles | هذه إحدى قدراتي الكثيرة |
Metotlarımdan sadece biri. | Open Subtitles | هذه إحدى الطرق |
Şimdi benim planlarımdan biri bu. Yapmak istediğim budur. | TED | والآن هذه إحدى خططي، هذا ما أريد تحقيقه. |
bu Rosetta'nın kameralarından biri, OSIRIS kamerasından bir resim, bu sene ocağın 23'ünde Science dergisinin kapağına çıktı. | TED | هذه إحدى الكاميرات الموجودة على روزيتا. كاميرا أوزيريس؛ وقد احتلت هذه الصورة غلاف مجلة العلوم يوم 23 يناير من هذا العام. |