| Ve bu toprakların hakimi olan memeliler gibi bazıları yavrularına özenle bakar. | Open Subtitles | وبعضاً من الاهتمام لصغارها مع قدر أكبر من الرعاية من الثديي الذي يُهيمن على هذه الأراضي. |
| Bir zamanlar insandı bu toprakların hakimiydi. | Open Subtitles | لقد كان من قبل بشريا ً كان حاكم هذه الأراضي |
| Rus İmparatorluğun Bu topraklar olmadan da oldukça büyük bir yer olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | أَعتقد بأن الإمبراطورية الروسية مكانٌ كبير بدون هذه الأراضي |
| Bu topraklar aynı zamanda insanlığın beşiğidir de. | Open Subtitles | هذه الأراضي أيضاً هي مهد البشرية |
| Çok az anne bu topraklara hükmeden bu memeliden daha fazla özenle yavrularına bakabilir. | Open Subtitles | وبعضاً من الاهتمام لصغارها مع قدر أكبر من الرعاية من الثديي الذي يُهيمن على هذه الأراضي. |
| Evvel zaman içinde, zengin bir aile bu topraklarda yaşarmış. | Open Subtitles | فيما مضى، عائلة غنية عاشت في هذه الأراضي |
| Birçok kabile beyaz adamları bu topraklardan kovmak için ayaklandı. | Open Subtitles | العديد من القبائل وصلت لأخراج الرجال البيض من هذه الأراضي |
| bu toprakları United Fruit Şirketi'ne sattım. | Open Subtitles | لقد بعتُ هذه الأراضي كلها لصالح الشركة المتحدة للفواكه |
| Olması gereken bu toprakların Polonya'ya verilmesi. | Open Subtitles | لكن من الضروري الجدال لأعطاء بولندا هذه الأراضي |
| Tüm ciddiyetimle, bu toprakların hâkimiyetini resmen alıyorum. | Open Subtitles | رسمياً آخذ ملكية كل هذه الأراضي |
| Tüm ciddiyetimle, bu toprakların hâkimiyetini resmen alıyorum. | Open Subtitles | رسمياً آخذ ملكية كل هذه الأراضي |
| Ahmaklar bu toprakların altında nelerin yaşadığını unuttular. | Open Subtitles | السفيه! هل نسيت ما يعيش تحت هذه الأراضي. |
| Aldığım Bu topraklar ailemizi korumanın tek yolu. | Open Subtitles | هذه الأراضي التي أخذتها... رأيتها الطريقه الوحيده لإنقاذ عائلتنا. |
| Bu topraklar Scar'a ait. | Open Subtitles | هذه الأراضي تعود إلى سكار |
| Tüm Bu topraklar senin olabilir. | Open Subtitles | كل هذه الأراضي ستصبح ملكك |
| Bu topraklar bizlerden zorla alındı! | Open Subtitles | لقد سلبت هذه الأراضي منا |
| Ben bu dünyadan göçtüğümde, bu topraklara sen bakacaksın. | Open Subtitles | عندما أموت ستكون هذه الأراضي تحت مسئوليتك |
| Ama bugün, kimin elinde son teknoloji Stark silahlarından varsa, bu topraklara hükmediyor. | Open Subtitles | لكن اليوم، مَنْ يَحْملُ آخر أسلحة Stark، تَحْكمُ هذه الأراضي. |
| Kana bulanmış bu topraklarda; yönetim nasıl olmalı, hayat nasıl güzelleşir hakkındaki yeni fikirler henüz filizlenmeye başlamıştı. | Open Subtitles | ورغم ذلك، تدفقت من هذه الأراضي المتشبّعة بالدماء أفكار جديدة تنظّم الحُكم والمعيشة |
| Bu saatte bu topraklarda seyahat etmek akıllıca değildir, Bay Bohannon. | Open Subtitles | رحلة خلال هذه الأراضي في هذا الوقت هو شيء غبي يا سيد بوهانان |
| Bizi bu topraklardan sürmeye çalışmadan önce zaaflarımızı öğrenmek için. | Open Subtitles | ليعرف نقاط ضعفنا قبل ان يحاول إخراجنا من هذه الأراضي |
| Kızıl Kanlıları bu topraklardan sürmeme yardım etmen beni memnun eder. | Open Subtitles | سأرحب بمساعدتكم علي إخراج الدماء الحمراء من هذه الأراضي. |
| Fakat benim inancım ve sadakatime göre yine Tanrı'nın kendisi bana bütün bu toprakları vaat etti. | Open Subtitles | ولكن لإيماني والتفاني... ... ان النفس ذاتها الله... ... وعدت فقال لي كامل هذه الأراضي. |
| bu topraklardaki en büyük gümüş madeni senin değil mi? | Open Subtitles | ألا تملك أكبر منجم للفضة في هذه الأراضي ؟ |