Bay Peterman'ın Bu biletleri bize vermesi ne büyük bir incelik. | Open Subtitles | كان لطيف من السيد بيترمان أن يقدم لنا هذه التذاكر |
Süngerlerimi geri istiyorum. - Kazansaydık, Bu biletleri satar mıydın? | Open Subtitles | هل كنت ستبيع هذه التذاكر اذا كنا نحن الفائزين أنا أراهن انك لما كنت |
- Kazansaydık, Bu biletleri satar mıydın? | Open Subtitles | هل كنت ستبيع هذه التذاكر اذا كنا نحن الفائزين أنا أراهن انك لما كنت |
O biletleri alabilmek için neredeyse zatürre olacaktım. | Open Subtitles | يا رجل, لقد أُصِبتُ تقريباً بإلتهاب رئوي و أنا أحصل على هذه التذاكر 263ججج |
bu biletler o kadar iyi ki, kaçamayız. | Open Subtitles | هذه التذاكر جيدة جداً يجب أن نوقع إطلاق سراح |
Biyoloji ödevini teslim etmem gerek. Bu biletlerin beleş olduğunu söylemiştim, değil mi bebeğim? | Open Subtitles | عزيزتي, هل قلت لكِ أن هذه التذاكر مجانية؟ |
Homer, içeri girmek için O biletler lazım. | Open Subtitles | هومر.. نحتاج هذه التذاكر لكي ندخل |
Bu biletleri de, bize muhtemelen olanlardan dolayı kendini kötü hissettiği için verdi. | Open Subtitles | لقد أعطانا هذه التذاكر بسبب كونه حفل مزري |
Yani, senin yerinde olsam, Bu biletleri satardım. | Open Subtitles | لذا لوكنت مكانك لبعت هذه التذاكر يمكنني مساعدتك في ذلك |
Bu biletleri altı ay saklayıp da altı saat içinde kaybettiğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا اصدق بعد بأن لدي هذه التذاكر منذ 6 أشهر، |
Tamam, güzel. Çünkü Bu biletleri muhtemelen karaborsada aldığımın iki katına satacağım. | Open Subtitles | رائع، استطيع حتما إعادة بيع هذه التذاكر بالضعف |
Bu biletleri çöpe atmak büyük aptallık olur. | Open Subtitles | وأعتقد أنه سيكون من العار الحقيقي لإضاعة هذه التذاكر. |
Bu biletleri de, bize muhtemelen olanlardan dolayı kendini kötü hissettiği için verdi. | Open Subtitles | أنه من المُحتمل أعطانا هذه التذاكر لأنه يشعر بالأسى حيال كل شيء |
O biletleri bu gün satın almadın. Kocan aldı. | Open Subtitles | لم تشتري هذه التذاكر بل زوجك اشتراها |
O biletleri iptal et. Artık işimize yaramazlar. | Open Subtitles | إلغى هذه التذاكر, لن نستخدمها |
O biletleri nereden aldın? | Open Subtitles | كيف حصلت على هذه التذاكر ؟ |
Bu yüzden, bu biletler için sana teşekkür etmek istiyorum, benim genç kardeşim, benim genç kralım. | Open Subtitles | ولذا اشكرك باستمرار على هذه التذاكر , يا أخي الصغير , ياملكي الصغير |
Peki, bak görüyorsun bu biletler senin bana verdiklerin... ve ben, sadece bunları satmaktan kendimi rahatsız hissettim. | Open Subtitles | لقد أعطاني أحدهم هذه التذاكر ... ولا أرتاح لفكرة بيعها |
Üzgünüm çocuklar, ama bu biletler sahte. | Open Subtitles | آسف يا أصحاب لكن هذه التذاكر مزورة |
Üzgünüm, efendim. Bu biletlerin basılacağından hiçbir haberim yoktu. | Open Subtitles | أنا آسف ، ياسيدي ، لم يخبرني أحد بطباعة هذه التذاكر |
O biletler çok pahalıdır. | Open Subtitles | هذه التذاكر غاليه جدآ |