| Bu gece 11 'de toplantı var. Kimsenin seni izlememesine dikkat et. | Open Subtitles | هناك اجتماع الليلة ، كن في هذا العنوان في الحادية عشرة ، احرص ألا يتبعك أحد |
| Bu gece şehir kulübünde toplantı var. Oraya gelip öğrenmelisiniz. Hepiniz. | Open Subtitles | هناك اجتماع في المركز الاجتماعي هذا المساء يجدربكم المجيء, جميعكم |
| Bu akşam sendika toplantısı var. - Yine mi? | Open Subtitles | أنا ستعمل يكون في وقت متأخر الليلة لان هناك اجتماع للاتحاد. |
| Bu gece kente inmem gerek. Yöneticilerin toplantısı var. | Open Subtitles | يجب أن أغادر الليلة إلى المدينة هناك اجتماع للحكام |
| Neyse, bu sorunu çözüme kavuşturmak için yarın bir toplantı yapacağız. | Open Subtitles | على أية حال هناك اجتماع مرتب ليلة الغد لهذه المسألة برمتها |
| Bugün avukatlarla kaza hakkında toplantı var. | Open Subtitles | هناك اجتماع اليوم بشأن تحطم الطائرة مع المحاميين. |
| Bu akşam evimde küçük bir toplantı var. | Open Subtitles | لكن هناك اجتماع صغير في منزلي هذا المساء. |
| Bak, bir saate katılması zorunlu bir toplantı var. | Open Subtitles | لرجال المباحث الصاعد. هناك اجتماع إلزامي في ساعة واحدة. |
| toplantı var, beyler. Hadi gidelim. | Open Subtitles | هناك اجتماع للموظفين هيا لنذهب |
| toplantı var, beyler. Hadi gidelim. | Open Subtitles | هناك اجتماع للموظفين هيا لنذهب |
| Lütfen yarın elinizde bir şeylerle gelin. Ve eğer katılmak konusunda fikrinizi değiştirirseniz bugün okuldan sonra Yazarlar Kulübü toplantısı var. | Open Subtitles | رجاءً عودوا غداً بشيء ما, بأي شيء ولا تنسوا انه هناك اجتماع لنادي الكتّاب |
| Prens Nabil'le akşam yemeğinden önce kurul toplantısı var. | Open Subtitles | هناك اجتماع للمجلس بعد ظهر اليوم، قبل عشاء هذا المساء مع الأمير نبيل. |
| Pazartesi günü personel toplantısı var ve orada olmazsam kötü bir ilk izlenim bırakmış olacağım. | Open Subtitles | هناك اجتماع للعاملين الاثنين، ولو لم أكن هناك، سيكون انطباعًا أولا فظيعًا، |
| - Kaçış Komitesi'nin saat 19.00'da toplantısı var. | Open Subtitles | هناك اجتماع للجنة الهروب عند الساعة الـ19 حسنا |
| Kalıyor musun? Yuvarlak Masa toplantısı var. | Open Subtitles | هناك اجتماع حول الطاولة الدائرية |
| Bir saat içinde nakil komitesinde yeni kalp bulunması halinde listenin neresinde olman gerektiği hususunda acil bir toplantı yapılacak. | Open Subtitles | خلال ساعة، سيكون هناك اجتماع طارئ للجنة زراعة الأعضاء لمناقشة مكانك بالقائمة بمجرد توافر قلب جديد |
| Bir toplantım var, çok önemli bir toplantı. | Open Subtitles | , هناك اجتماع عليّ أن ألحقه اجتماع مهم للغاية |
| Bugün, öğleden sonraya ayarlanmış bir görüşme var. | Open Subtitles | هناك اجتماع مرتب هذه الظهيرة |
| MI7 de Başbakan ile toplantınız var. | Open Subtitles | هناك اجتماع في إم آي 7 مع وزير الخارجية |
| Geçen hafta da Florida'da mısır üreticilerinin bir toplantısı vardı. | Open Subtitles | كان هناك اجتماع في اتحاد العاملين في تنقية الذرة في الاسبوع الماضي |
| Sabah 10.00'da elemanların toplantısı olduğunu söylemem gerekiyor. Tamam peki.Teşekkürler. | Open Subtitles | من المفترض ان اقول لكط ا هناك اجتماع لطاقم العمل غدا فى العائرة صباحاَ |