| Bu tarz bir konuşmada, olayı ele almanın birçok yolu var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لإيجاد مدخل لهذه النوعية من الاحاديث |
| Birbirini eğlendirmenin birçok yolu var ve ben hepsine açığım, çocukla sonuçlananlar dışında. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق الاخرى للتسليه ولست عليمه بكلها ماعدا تلك التي يحصل عن طريقها طفل |
| Bir kılıcın tarlaya düşmesinin birçok yolu var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لوجود سيف فى الحقل |
| Çevremizdeki insanların hayatımızı değiştirebileceği birçok yol var. | TED | هناك الكثير من الطرق التي يمكن بها للناس من حولنا المساعدة في تحسين حياتنا. |
| Başka bir çok yol var bir kızdan para kazanmak için Gavin. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق الأخرى للشاب من أجل كسب بعض المال غافين |
| Gerçek bu. Ailenin geçimini sağlamak için başka yollar da var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق الأخرى لِتُسعد عائلتك |
| Cinsel yakınlığı tecrübe etmedim, fakat yakın olmanın başka yolları da vardır. | Open Subtitles | -لم أجرب العلاقات الحميمية, ولكن هناك الكثير من الطرق للتقرب من الناس |
| Bak, hayatım, fark edilmenin birçok yolu var. | Open Subtitles | انظري، عزيزتي، هناك الكثير من الطرق |
| Biliyorsun Kyla uğraşmanın birçok yolu var. | Open Subtitles | هل تعلمين, يا "كايلا".. هناك الكثير من الطرق للتعامل. |
| Şansını arttırmanın birçok yolu var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لزيادة فرصها. |
| Bana yardım etmenin birçok yolu var tatlım. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لمساعدتى عزيزتى |
| herkes bu şekilde kilo vermiş insanlar tanır, ama amfetaminle de kilo verebilirsiniz, bilirsiniz, ve fen-phen'le de. Kilo vermenin sizin için iyi olmayan birçok yolu var demek istiyorum. Sağlığınızı iyileştirecek, zarar vermeyecek bir şekilde | TED | الكل يعرف أناس فقدو وزناً بإستخدامها, ولكنك أيضاً تستطيع فقدان وزن بإستخدام الأمفتامين -الكابتجون-, والوالفين فين. أنا أعني أن هناك الكثير من الطرق لفقدان الوزن ولكنها ليست جيدة لك. أنت تريد أن تفقد وزنك بالطريقة التي تحسن صحتك |
| Bu planın ters gitmesi için birçok yol var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لهذا انا على غير ما يرام |
| Bu planın ters gitmesi için birçok yol var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لهذا انا على غير ما يرام |
| Pinehearst'ü yok etmek için birçok yol var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لايقاف "باينهيرست" |
| -Seni konuşturmak için bir çok yol var, ama en basiti bana doğruyu söylemediğiniz takdirde sonuçlarına katlanacak olmanız. | Open Subtitles | - هناك الكثير من الطرق ... لأحملك على الكلام ، ولكن أسهلهم هي أن اطلعك على عواقب عدم قولك للحقيقة |
| Şartlı tahliyeyi ihlal etmek için cinayetten başka yollar da var. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} هناك الكثير من الطرق لانتهاك اطلاق سراحك باستثناء القتل |
| Evet, ama bunu yapmanın başka yolları da var. | Open Subtitles | ولكنه هناك الكثير من الطرق لفعل ذلك |