Yolun yukarısında birkaç hurda kamyonet olan bir çiftlik var. | Open Subtitles | هناك مزرعة عبر الطريقِ بها شاحنتين عاطلتين |
Kontrol ettim. Ne onun adına kayıtlı, ne de Camelot isminde bir çiftlik var. | Open Subtitles | لقد تحققت ليس هناك مزرعة مدرجة بهذا الاسم ، ولا شيء يسمى كاميلوت |
Bir adam buradan 4, 5 km uzakta bir çiftlik olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أحد الرجال أخبرني ان هناك مزرعة على بعد ميل أو اثنين من هنا |
Diğer tarafta bir çiftlik olmalı. Çok sert değil. | Open Subtitles | يجب ان يكون هناك مزرعة على الجانب الاخر انها ليست قوية |
1,6 kilometre kuzeyinde bir çiftlik evi var sinyalin tam merkezinde. | Open Subtitles | هناك مزرعة على بعد ميل شمال موقعكم، في منتصف مصدر الإشارة تماماً. |
Bu yolun biraz ilerisinde eski bir çiftlik evi var. | Open Subtitles | هناك مزرعة قديمة ليست بعيدة جداً في هذا الإتجاه |
Morgan, Younce'un evinin yakınında bir elma çiftliği var. | Open Subtitles | مرحبا مورغان هناك مزرعة تفاح على بعد 3 اميال من منزل ميلدريد يونيس |
İleride çiftlik falan yok. | Open Subtitles | ليس هناك مزرعة وجدت رجل |
Tabii ya, ahır. Şuradaki tepeyi geçince at kiralayan bir çiftlik var. | Open Subtitles | نعم الاسطبلات، هناك مزرعة أسف التل يؤجر الخيول |
Haritada bir çiftlik var ve çiftlikte de bir bot var. | Open Subtitles | هناك مزرعة على الخارطة و قارب بالجوار |
İş arıyorsanız orada mümkün olabilecek tüm yardıma ihtiyacı olan bir çiftlik var. | Open Subtitles | هناك مزرعة يريدون كل المساعدة الممكنة |
Eski maden yolunun yarısını geçince terk edilmiş bir çiftlik evi var. | Open Subtitles | هناك مزرعة مهجورة على بُعد نصف يوم عبر الطريق الرئيسي القديم |
Hayır, sanırım Hindistanda bir iskelet çiftliği var. | Open Subtitles | أعتقد أن هناك مزرعة هياكل بالهنــد |
Ayrıca bir Spencer veya Carmichael çiftliği var mı, araştıracağım. | Open Subtitles | سأحاول أيضاً أن أعرف لو كان هناك مزرعة كانت ملِك لـ (سبنسر) أو (كارميكل) |
Ve yakınlarda bir at çiftliği var. | Open Subtitles | وكان هناك مزرعة خيول قريبة |
Bu arada çiftlik falan yok ha. | Open Subtitles | و بالمناسبة , ليس هناك مزرعة |