| Bazı üst seviye adamlar şu polis hakkında, yapılan anlaşmayı konuşuyorlardı, Halstead'in yani. | Open Subtitles | بعض الرجال من مستويات عالية كانوا يتحدثون عن عقد على هذا الشرطي هولستيد |
| Ben aksini söyleyene kadar Halstead'ı gözünüzün önünden ayırmayın. | Open Subtitles | هولستيد لا يفارق ناظريكما حتى أقول أنا ذلك |
| Halstead'ın üzerine koyduğun ödülü kaldıracaksın, ve bana, barda onu vurmaya kalkan tetikçinin ismini vereceksin. | Open Subtitles | ,أن تلغي استهداف هولستيد وتخبرني مَن الذي استهدفه في تلك الحانة |
| Dur, bekle... burada bahsettiğimiz kişi, dedektif Halstead mı, hani şu kardeşimi öldüren? | Open Subtitles | انتظر, انتظر, نحن نتحدث عن المحقق هولستيد الذي قتل أخي؟ |
| Halstead'in elinde olduğunu, ve anlaşma yapmak istediğini söyle. | Open Subtitles | تقول أن هولستيد عندك وأنك تريد إبرام صفقة |
| Halstead Westbury sahasında, merkezde 103'üncü caddede. | Open Subtitles | هولستيد موجود في ويستبوري فيلد 103 مركزي |
| Halstead, parmaklıkların diğer tarafında! | Open Subtitles | هولستيد الجانب الآخر من الحاجز |
| Ben İstihbarattan Dedektif Halstead. | Open Subtitles | هذا هو المحقق هولستيد مع المخابرات |
| Ve ona elinde Halstead'in ölüsünün resmi olduğunu söyle. | Open Subtitles | وقل له أن لديك صورة لـ هولستيد وهو ميت |
| Ben Detektif Halstead, buda Detektif Lindsay. | Open Subtitles | أنا المحقق "هولستيد"، وهذه المحققة "ليندسي" |
| WıIliam Halstead, mastektomi"yi icat etti. | Open Subtitles | (وليام هولستيد) قام باختراع عملية استئصال الثدى. |
| Pekala, sen ve Halstead bu kuru süpürgesi ziyaret ödemek gidin. | Open Subtitles | أنت و هولستيد زورا هذا الشخص |
| Halstead! Arkadan dolaş! | Open Subtitles | هولستيد استدر إلى الخلف |
| Halstead, ne görüyorsun? | Open Subtitles | هولستيد ماذا ترى؟ |
| Halstead, Allison Becks'i bulduk. | Open Subtitles | هولستيد لقد وجدنا اليسون بيكس |
| Halstead, bugün yaptığın şeyi... | Open Subtitles | هولستيد الذي قمت به اليوم |
| - O Halstead mı? | Open Subtitles | هولستيد ذاك؟ |
| Halstead. | Open Subtitles | هولستيد |