| Diğer polisleri gururlandıran başka bir polisi kutlamak için burada toplanmış durumdayız. | Open Subtitles | نُحن مجتمعون هُنا لكي نحتفل بالشرطي* *الذي جعل بقية الشرطة فخورة بهِ |
| Ben yapamadığım zamanlarda onu gözlemek için burada. | Open Subtitles | هِىَ هُنا لكي تراقبة عندما لا أستطيع لكي |
| işi devretmek için burada bekleyeceğim. | Open Subtitles | سأنتظر هُنا لكي أسلمها. |
| Ben Warren Backman ve buraya seni değerlendirmek için geldim. | Open Subtitles | أنا وارِن باكمان، و أنا هُنا لكي أبَدأً تَقييمي |
| Bu eve bir fenomeni açıklamak için geldim ve görüyorum ki, işim daha bitmemiş. | Open Subtitles | أحضرتُ إلى هُنا لكي أفسر ظاهرة في هذه البيت ومهما يكن الذي يؤمن بهِ الآخرين يجب أن أقوم بألامر بعد |
| Sana isterik davranışlarda bulunmak için gelmedim. | Open Subtitles | لستُ هُنا لكي أكون هستيريّةً عليك. |
| Sizi yargılamak için burada değiliz. | Open Subtitles | نحن لسنا هُنا لكي نحكم عليكِ. |
| Bak, buraya oyun oynamak için geldim. Tamam mı? | Open Subtitles | أُنظُر، أنا أتيت هُنا لكي أحظي بِمُباراةً جيدةً، حسناً ؟ |
| Davetli listesi için geldim. | Open Subtitles | .إني هُنا لكي أتحدثَ إليكِ بشأنِ قائمةِ الضيوف |
| Seninle yalnız konuşmak için geldim. | Open Subtitles | .إنيّ هُنا لكي أتحدثَ إليك بإنفراد |
| Ama ilk çekimim için anlaşmamı yaptım bu yüzden sırf sizle dalga geçmek ve vedalaşmak için geldim. | Open Subtitles | لكني حجرت للتوّ أول تصوير لي. لذا جئت هُنا لكي أسخر منكم... وأقول "وداعًا". |
| Özür dilemek için geldim. | Open Subtitles | .إني هُنا لكي أقولَ بأني آسف |
| Sana isterik davranışlarda bulunmak için gelmedim. | Open Subtitles | لستُ هُنا لكي أكون هستيريّةً عليك. |