| Döküntü şeyleri toplamayı da seviyorum ama bu çöp kamyonu şoförü olmak istediğimi göstermez. | Open Subtitles | وأحب أن أتخلص من قمامتي أيضاً لكن هذا لا يعني أنني أريده أن يقود شاحنة صيانة |
| Çevreci olmayı falan da seviyorum ama gübre kullanırken oynamayalım bunu. | Open Subtitles | وأحب أن أكون مناصر للبيئة وكل شئ, ولكن لا يجب أن نلعبها عندما نكون متسخين أصلاً. |
| Çünkü artık burada yaşıyorum Çıplak olmayı da seviyorum. | Open Subtitles | لأننى أعيش هنا وأحب أن أكون عارياً. |
| Bir bebek sahibi olmayı ne kadar çok istediğinizi biliyorum ve yardımcı olmayı çok isterim. | Open Subtitles | ما هو مقدار رغبتكم في الحصول على طفل؟ وأحب أن أساعدكم للحصول على واحد. |
| Vaazımın bir nüshası. Bana oldukça yardımı dokundu, ve bunu görmesini çok isterim. | Open Subtitles | لقد ساعدتني قليلاً, وأحب أن ترى هذه الخطبة |
| Ben de seviyorum. Ayrıca kazanmayı da seviyorum. | Open Subtitles | أنا أحبه كذل، وأحب أن أفوز |
| Tiyatroda parti veriyoruz. Gelmenizi çok isterim, lütfen. | Open Subtitles | لدينا حفلة داخل المسرح وأحب أن تأتوا ، رجاء |
| Orada olmayı isterim hem de çok isterim. | Open Subtitles | وأحب أن يكون هناك. أحب أن يكون هناك. |
| Sonra ben de şöyle oldum "Six Flags'i severim ve ücretsiz geçişlerin benim olmasını da çok isterim ama şu elemena dersini vermeliyim." | Open Subtitles | ..كنت أقول: "أحب الستة أعلام ..وأحب أن أحصل على تذاكر مجانية ."ولكني بحاجة لتلقين هذا الرجل درساً |
| Az önce arkadaşım Serena ile kahvaltı yaptım, kitabın film haklarını sordu ve ben de ona vermeyi çok isterim. | Open Subtitles | اصغي ، تناولت الإفطار تواً (مع صديقتي (سيرينا والتي سألتني عن حقوق الفيلم وأحب أن أمنحها ذلك |
| Gelmeni çok isterim. | Open Subtitles | وأحب أن تشاركنا |