| Yürekten ve kişilikli oynar ve takım arkadaşlarınıza destek verirseniz o sahadan kendinize bir futbol takımı diyerek çıkabilirsiniz. | Open Subtitles | إلعبوا بالقلب والشخصيه وأعطوا لزملائكم كل ما تستطيعون فى كل لعبه وسخرجون من الملعب وأنتم فريق كرة قدم بحق |
| Çocukların kulaklarını örtün ve köpeğe karşılık veremeyeceği kadar ilaç verin. | Open Subtitles | لذا سدوا آذان الأطفال وأعطوا الكلب المخدرات بحيث لا يستطيع المقاومة |
| Şehir 1.9 milyon dolar ödedi, arsayı bir müteahhite verdiler, müteahhit bunu inşa etti ve şimdi Short North canlandı. | TED | دفعت المدينة 1.9 مليون دولار، وأعطوا الموقع لأحد المطورين، الذي صنعوا هذا. وعاد بذلك الحي الشمالي مجددًا إلى الحياة. |
| Meksika'daki yazılımcılara 9.300 dolar para ödülü sunarak yani hükûmet sözleşmesinden 10.000 kat daha ucuza daha ucuz ve kaliteli bir şey yaratmalarını istediler ve katılımcılara 10 gün verdiler. | TED | وسألوا المبرمجون في المكسيك لبناء شيء أفضل وأرخص، وعرضوا جائزة 9,300 دولار أرخص ب 10,000 مرة من عقد الحكومة، وأعطوا المشاركين 10 أيام. |
| Ok. yavaşça dışarı çıkın ve silahlarınız Bart ve Terry'e verin. | Open Subtitles | حسنا. إخرجو ببطئ وأعطوا أسلحتكم الي بارت و تيري. |
| Meşaleler ve malzemeleri hazırlayın. Adam başı 10 dolar! | Open Subtitles | جهزوا المشاعل والأسلحة .وأعطوا 10 دولارات لكل رجل |
| Tüm dünya hem yalnız hem de altın çocuğun aşklarını ilan ettiğini ve Sindrella'ya gece yarısına kadar zaman verdiklerini öğrendi. | Open Subtitles | سمعنا أن الفتى الوحيد والفتى الذهبي كلاهما إعترف بحبه وأعطوا مهلة لسندريلا حتى منتصف الليل لتقرر |
| Mesela pankreasının çöktüğünü, ve sana domuz pankreası taktıkları gibi şeyler. | Open Subtitles | مثل فشل البنكرياس خاصتك وأعطوا لك بنكرياس خنزير |
| Meşaleler ve malzemeleri hazırlayın. Adam başı 10 dolar! | Open Subtitles | جهزوا المؤن والأسلحة وأعطوا 10 دولارات لكل رجل. |
| Ama bıkkın seçmenler, çok fanatik partizanlıkların üstesinden geldiler ve oyların yaklaşık üçte ikisini bağımsız bir adaya verdiler, bu da mevcut şartların üstesinden gelmeye yeterliydi. | TED | لكن الناخبين الذين طفح بهم الكيل انتصروا وبسرعة كبيرة على التحزّب، وأعطوا ثلثي الأصوات تقريبًا لمرشح مستقل، أي ما يكفي لمباشرة أعماله بحرية. |
| Evet, ve bana bir ah, çağrı cihazı verdiler. | Open Subtitles | -فقط لقيامك بتوصيلة -نعم وأعطوا (دوود) رنـّان |
| Çünkü filmdeki nitelikli bir siyahın rolünü Timsah Dundee'ye verdiler de ondan | Open Subtitles | ، ربما أكون قد عرفتُ أنه كان على التمثيل لأنهم أرادوا أن وضع دور رجل اسود في الفيلم (وأعطوا الدور إلي (كروكودايل داندي |
| İlacı hepimize verdiler. | Open Subtitles | وأعطوا كل فرد حقنة |
| - Evet ve Ahbap'a bir çağrı cihazı verdiler. | Open Subtitles | وأعطوا (ديود) رنـّاناً=بيجر |
| Bu çocuklara da kalın giysiler verin. | Open Subtitles | وأعطوا هؤلاء الأولاد بعض الملابس الدافئة. |
| Çocuklara da kalın giysiler verin. | Open Subtitles | وأعطوا هؤلاء الأولاد بعض الملابس الدافئة. |
| Oraya bırakıp adama biraz ale verin. | Open Subtitles | ضعوه هناك، وأعطوا الرجل بعض النبيذ |