Altı tane kendini temizleyen lazımlığım var ve bir çocuğum bile yok. | Open Subtitles | لدي ستة صناديق للتنظيف الذاتي وأنا ليس لدي طفل حتى |
Altı tane kendini temizleyen lazımlığım var ve bir çocuğum bile yok. | Open Subtitles | لدي ستة صناديق للتنظيف الذاتي وأنا ليس لدي طفل حتى |
Fagotu çalmak için ağızlığım yok. | Open Subtitles | والكلارينيت مختلفين كثيرا , وأنا ليس لدي أداة موضع الفم |
Ve ı bu konuda kimseye anlatmak için hiçbir sebep yok. | Open Subtitles | وأنا ليس لدي أي سبب لأخبار أي أحد عن هذا |
İstediğim her şeye sahip olabileceğimi söyledin ama hiçbir şeyim yok. | Open Subtitles | لقد قلت أنه يمكنني الحصول على أي شيء أريده وأنا ليس لدي شيء |
Dünyanın en harika kadınıyla evlenen dünyanın en şanslı adamını göreceğim ama benim kimsem yok. | Open Subtitles | سأرى الرجل الأسعد حظًا في العالم يتزوج أروع سيدة في العالم، وأنا ليس لدي أحد. |
Öylece çöktüler ve ne olduğuna dair hiçbir fikrim yok ve 3 yabancıyla bu gemide tıkılı kaldım yani ne yapmam gerek? | Open Subtitles | وأنا ليس لدي أي فكرة عما حدث أنا عالقة في هذه السفنية مع ثلاث غرباء كلياً لذا ماذا يفترض علي فعله بحق الجحيم ؟ |
Bilinçsiz önyargımızı aşmak zorundayız. Kendi fikrinize tam ters birisini bulun, çünkü yapısal değişim zaman alır ve bende o kadar sabır yok. | TED | يجب تجاوز تحيزنا اللاواعي، جد شخصا لتعليمه يقف على العكس من طيفك لأن التغيير الهيكلي يأخذ وقتاً، وأنا ليس لدي ذلك المستوى من الصبر. |
Benim "Kanun Koyucu" gibi bir silahım yok. | Open Subtitles | وأنا ليس لدي سلاح كهذا الأخ المقتص |
Bu konuda yapabileceğim hiçbir şey yok. | Open Subtitles | وأنا ليس لدي أي شيء لتفعله حيال ذلك. |
"Neden onda kocaman bir kese var da, bende hiçbir şey yok?" | Open Subtitles | "لماذا هي لديها هذا الكيس الكبير وأنا ليس لدي شيء؟ |
Artık her şeyin var ve benim hiçbir şeyim yok 2000 tane Kore İncili ve bir potansiyel caz grubu hariç. | Open Subtitles | أنتي لديكِ كل شيء الآن ... وأنا ليس لدي شيء ماعدا 2000 نسخة من التوراة الكورية وعلامة "ف" في فرقة الجاز |
Ama benim kaybedecek bir şeyim yok, öyle mi? | Open Subtitles | وأنا ليس لدي ما أبكي عليه صحيح؟ |
Lily'nin bir mangosu var, ama benim yok. | Open Subtitles | ليلي لديها واحدة وأنا ليس لدي. |
- Onlarda kara kutu var, bende yok. | Open Subtitles | لديهم الصندوق الأسود، وأنا ليس لدي إياه |
Yani sadece ben olmalıyım, benim de kırıcım falan yok. | Open Subtitles | تعنين أنا فقط، وأنا ليس لدي آلة ثقب |
Benim de kız arkadaşım yok. | Open Subtitles | وأنا ليس لدي صديقة. |
Jackie, Hyde ile aşk yaşıyor. Benimse hiçbir şeyim yok. | Open Subtitles | (جاكي) واقع بالحب مع (هايدا) وأنا ليس لدي شئ |
Zamanım yok. | Open Subtitles | وأنا ليس لدي وقت |
Ve benim bir sorunum yok. | Open Subtitles | وأنا ليس لدي مشكلة |