| Geldiğimde kapı açıktı ve benden başka anahtarı olan bir tek sen varsın. | Open Subtitles | الأمر أنّ الباب كان مفتوحاً وأنت الوحيد الذي يملك المفتاح غيري |
| Geldiğimde kapı açıktı ve benden başka anahtarı olan bir tek sen varsın. | Open Subtitles | الأمر أنّ الباب كان مفتوحاً وأنت الوحيد الذي يملك المفتاح غيري |
| Hepimiz her ay aynı parayı alıyoruz ama parası yetmeyen bir tek sen varsın. | Open Subtitles | كلنا دفعنا نفس المبلغ وأنت الوحيد المفلس دائماً |
| Buraya gelen bir sürü şerefsiz var, sense hep komik bir adam oldun. | Open Subtitles | هنالك كثيرٌ من الحمقى جاؤوا هنا.. وأنت الوحيد الذي كنتَ هادئاً منهم. |
| Buraya gelen bir sürü şerefsiz var, sense hep komik bir adam oldun. | Open Subtitles | هنالك كثيرٌ من الحمقى جاؤوا هنا.. وأنت الوحيد الذي كنتَ هادئاً منهم. |
| Başka bir şeye ihtiyacım var ve onu sağlayacak tek kişi sensin. | Open Subtitles | أريد شيئاً اخر وأنت الوحيد الذي يمكنه تحقيق هذا |
| Onu çıkarabilecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | إبني في السجن وأنت الوحيد الذي يمكنه تحريره |
| Onu geri getirebilecek bir tek sen varsın. | Open Subtitles | وأنت الوحيد الذي يستطيع إرجاعه. |
| Ve güvenebileceğim bir tek sen varsın, kalmalısın. | Open Subtitles | وأنت الوحيد الذي أثق به لابد أن تبقى |
| Tomin, o insanlar ölmek zorunda değil, bir şeyler yapabilecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | تومن، أولئك الناس هناك ليس من الضروري أن يموتوا، وأنت الوحيد من يستطيع عمل شيء حيال ذلك. |
| Annenin paraya ihtiyacı olacak ve bizim para işlerini nasıl çözdüğümüzü bilen tek kişi sensin. | Open Subtitles | أمك ستحتاج للمال وأنت الوحيد الذي يعرف كيف نُدير عملنا |