Bu plajda çok dinlendirici ve zarif olan bir şeyler var. | Open Subtitles | هناك شيئ مريح جدا, وأنيق بشأن الشاطئ. أتعرفين ماذا أقصد ؟ |
Gayet gösterişsiz, samimi, zarif bir tören olacak. | Open Subtitles | إنه سيكون حفل بسيط وأنيق وودي جدا |
Bay Sibley'in zinde ve temiz olmasını sağlamak, bu hiç de kolay bir görev değil, değil mi? | Open Subtitles | وتتأكد أن يكون جيد وأنيق المظهر وهذهِ ليست بالمهمة السهلة |
John, çok zinde ve sağlıklı görünüyorsun. | Open Subtitles | جون" , أنت نظيف وأنيق جداً" |
Oh. Oh. Sadece bir kuralım var.Herşeyi düzgün ve temiz bırakmaya çalışın. | Open Subtitles | مرحبا لدي قانون واحد حاولوا الإبقاء على كل شيء بشكل لطيف وأنيق حاولوا أن لا تكسروا شيئاً، حسنا؟ |
Çok erkeksi ve şık. | Open Subtitles | إنّه ذكوري وأنيق. |
Cilveli Tilki. | Open Subtitles | -حاضر, وأنيق, ودقيق. |
Kıyafet ağırbaşlı ve zarif olmalıdır. | Open Subtitles | يجب أن يكون الزي رزين، وأنيق |
Basit. zarif. Samimi. | Open Subtitles | إنه بسيط وأنيق وحميمي. |
Çünkü çok zarif ve zekisin. Hayat çok güzel be. | Open Subtitles | لأنك ذكي وأنيق. أووه ... |
Birisi bekâr, zayıf ve temiz olunca insanlar onu gey sanıyor çünkü basmakalıp gey böyledir. | Open Subtitles | عندما يكون أحد ما أعزب، نحيف، وأنيق... يفترض الناس أنه شاذ... ، لأن تلك هي الفكرة العامة |
Orada, cesur ve şık ol. | Open Subtitles | كن شجاعاً وأنيق |
Cilveli Tilki. | Open Subtitles | -حاضر, وأنيق, ودقيق. |