| Sessiz kalma hakkına sahipsiniz. Söyleyeceğiniz her şey mahkemede aleyhinize kullanılabilir. | Open Subtitles | لك حقّ الصمت، وأيّ شيء تقولينه سيستخدم ضدّك في ساحة القضاء. |
| Dikkati ağzınıza çekebilecek her şey, çok iyidir. | Open Subtitles | وأيّ شيء تستطيعين القيام به لجذب الإنتباه إلى فمك فهو جيّد |
| Ama ne güzel aksanın var. Ağzından çıkan her şey otomatik olarak etkileyici oluyor. | Open Subtitles | لكنك تنعم بلكنة مميزة، وأيّ شيء تقوله فاتن تلقائيًّا. |
| Duygular karanlığa karıştı. Artık her şey son bulacak. | Open Subtitles | تم إخماد الإنسانية، وأيّ شيء قابل للتنفيذ الآن. |
| Fakat de Beauvoir için dünya yaşamı durağanlık yerine büyüleyici ve bedensel idi. | TED | لكن بعيون دي بوفوار، فالحياة الدنيا آسرة، حِسّيّة، وأيّ شيء عدا أنّها ساكنة. |
| Alexis senin kahinindi ...ve ortaya çıkabilecek her şey senin kendi küçük, ikiyüzlü oyunlarının sonucu olabilir. | Open Subtitles | (ألكسيز) كانت قارئة الحظّ خاصّتك وأيّ شيء قد يحدث قد يكون نتيجة لمكائدك المرائية. |
| Baez. Burası R2F... burada her şey olabilir. | Open Subtitles | كل ما أقوله يا (باز)، أنّ هذه تكون بطولة "الحق في القتال" وأيّ شيء يُتوقّع حدوثه هنا |
| Alexis senin kahinindi ...ve ortaya çıkabilecek her şey senin kendi küçük, ikiyüzlü oyunlarının sonucu olabilir. | Open Subtitles | (ألكسيز) كانت قارئة الحظّ خاصّتك وأيّ شيء قد يحدث قد يكون نتيجة لمكائدك المرائية. |
| her şey... | Open Subtitles | وأيّ شيء آخر... |
| Her şeyin ve yaptığım herhangi bir şeyin bir nedeni olmalı. Bu sana karşı bir çalışma. | Open Subtitles | كلّ ما أفعله وأيّ شيء أفعله لسبب وحيد وهو العمل ضدّكَ |
| Ulusal arşiv kayıtlarını arayıp bacağında vida olan kan grubu, yaşı ve diğer özellikleri uyan kişileri araştırırım. | Open Subtitles | سأتّصل بأرشيف السجلات الوطنيّ وأبحث عن نوع البراغي في ساقها مع فصيلة الدّم، العمر، وأيّ شيء آخر أفكر به |