| Birçok kavgada birlikte savaştık, arkadaşlar. Çoğu zaman güç durumlarla yüzyüze geldik. | Open Subtitles | لقد واجهنا الكثير من الصعاب معاً مواقف أصعب من ذلك |
| Bu sezonda ırkçı saldırılarla yüzyüze geldik. | Open Subtitles | واجهنا الكثير من التمييز العنصري خلال ذلك الموسم. |
| Sen iyi bir arkadaşsın, birlikte çok şey yaşadık. | Open Subtitles | فأنتَ صديق جَيِّد و لقد واجهنا الكثير سوياً |
| Her türlü, beraber çok şey yaşadık ve seni özleyeceğim. | Open Subtitles | في كلتا الحالتين، إننا واجهنا الكثير من الأشياء المهمة معاً، وأنا سوف أفتقدها. |
| Ciddiyim. Yani, çok şey yaşadık... ve bir kısmı hiç de eğlenceli değildi- | Open Subtitles | أنا جادة ، أعني أننا واجهنا الكثير |
| Birlikte çok şey yaşadık. | Open Subtitles | أعني ، لقد واجهنا الكثير سوية |