Fikirlerden ve duygulardan ve bu fikir ve duyguları oluşturan fizyolojik şeylerden bahsediyorum. Benim konumda, bunlar hormonlardır. Hormonları inceliyorum. | TED | أنا أتحدث عن الأفكار والمشاعر ونوع من الامور الفيسيلوجية التي تشكل أفكارنا ومشاعرنا وفي هذه الحالة هي الهرمونات ، انا أنظر الى الهرمونات |
Eğer şarkılarındaki olay ve duyguları inceleyebilirsek bulunduğu ruh halinin tipini belirleyebiliriz. | Open Subtitles | إذا إستطعنا فحص المشاكل، والمشاعر في أغانيه... يمكننا أن نحصل على إشارة لنوع المواقف التي تورط بها. |
Beyaz madde iletişim, öğrenme, hafıza ve duygular ile ilgili. | TED | تُعنى المادّة البيضاء في التواصل، والتعلّم، والذاكرة، والمشاعر. |
Fiziksel meseleler önemli değil daha çok onu kuşatan düşünceler ve duygular önemli. | Open Subtitles | ليس بالضرورة الأحداث المادية بنفسها، وإنما الأفكار والمشاعر التي تحيط بنا |
Ve onların her birisi, bize "benlikler geçişini" başarmamıza izin veriyor düşünceleri, algıları, duyguları ve hafızayı, ayarlamayı, açmayı ve kapatmayı. | TED | وكل منها تسمح لنا بالتوافق مع ذوات بديلة تتوافق ، وتشغل ، وتترك الأفكار والتصورات والمشاعر والذكريات. |
Bir başkası ile yaptığımız konuşmada yüz mimiklerini, vücut dilini gözlemliyor, duyguları ve heyecanları sezinleyebiliyoruz. | TED | فنحن نستخدم التعابير الوجهية .. ولغة الجسد واحيانا كثيرة .. الحدس والمشاعر الداخلية التي تنشأ في الاحاديث بين الاطراف |
Özel bir iletişim ve duygular... | Open Subtitles | في الخصوصية والمشاعر |