| Ve geri kalan çivileri de topla. | Open Subtitles | وجمع كل المسامير التي حصلت على اليسار. |
| Hiç önemli değil Megan, sadece biraz dinlen ve gücünü topla sonra da bana... | Open Subtitles | انها على ما يرام، ميغان، فقط... تأخذ فقط لحظة وجمع قوتك، ثم تقول لي... |
| Araştırmacıların odak gruplardan ulaştıkları bulgular genellikle deneyler ve veri toplama ile test edilir. | TED | النتائج التي توصل إليها الباحثون من مجموعات التركيز غالبا ما يتم اختبارها من خلال التجارب وجمع البيانات. |
| Pekâlâ, birimlerinizi dört ya da altı savaşçıdan oluşan arama ve toplama ekiplerine böleceğiz. | Open Subtitles | حسنا ابدأو بتقسيم وحداتكم إلى فرق بحث وجمع مكونة من أربع إلى ست مقاتلين |
| Bu yüzden, ailelerinden istediler ki sokaklara gitsinler ve çocuklarını toplayıp eve geri götürsünler. | TED | لذلك, طلبوا من أھاليھم النزول إلى الشارع وجمع وإعادة أبنائھم إلى منازلھم. |
| Baban hapisteyken, onun koruma ve tahsilât işlerini yürütüyordu. | Open Subtitles | كان يدير أعمال حماية وجمع لوالدك بينما هو في السجن |
| Gözetleme ve bilgi toplamak için tasarlanmış. | Open Subtitles | معلومات قوية للمراقبة وجمع المعلومات الاستخبارية |
| Nine; Gel topla şunları. | Open Subtitles | تعال وجمع الأشياء الخاصة بك. |
| İlk birkaç tutuklanma maksatlı saldırı zorbalık yoluyla alacak toplama yüzündendi. | Open Subtitles | أول عدة قضايا كانت أعتداء بنية قتل , وجمع ديون بوسائل إبتزازية |
| Bir yıllık keşif sürecindeki gözlem ve veri toplama ciddi anlamda profesyonellik gerektiriyormuş. | Open Subtitles | فهمت , لفد سمعت أن سنة الإكتشاف مليئة بالمراقبة وجمع البيانات وهذا يحتاج للكثير من الخبرة |
| İsimleri Parantezler, Üsteller, Çarpma, Bölme, toplama ve Çıkarma'ydı. | TED | أسماؤهم كانت هي "أقواس" وأسّ وضرب وقسمة وجمع وطرح |
| Ve evet, benim SING Kampanyam farkındalık yaratma ve para toplama gibi yollarla Tedavi Eylem Kampanyasını destekledi. | TED | وحملتي .. جملة " سينغ " دعمة انشطة التحرك من أجل العلاج عن طريق رفع الوعي وجمع التبرعات |
| Bu öğrenciler aynı zamanda, bilim insanlarının işlerinin, verileri ve bulguları toplayıp bunları büyük kitaplara doldurmak olduğu fikrini de edinmiş olabilirler. | TED | وأفترض، بأنهم يعتقدون أيضا، بأن دور العلماء هو جمع المعطيات وجمع الحقائق وتجميعها في تلك الكتب الضخمة. |
| Ve bütün bu insanların vücut sıcaklıklarını toplayıp -- ama ağın merkezinde olan kişilerden -- | TED | وجمع كميات هائلة من المعلومات حول درجة حرارة الناس ، لكن من أشخاص مركزيين الموقع |
| Evet, benden Kanada'ya gitmemi ve paraları toplayıp gelmemi istedi. | Open Subtitles | طَلبَ مِني القيَاْدَة إلى كندا وجمع بَعْض المالِ |
| Çünkü Bo hapisteyken onun koruma ve tahsilât işini sen yürüttün. | Open Subtitles | -لأنك مدير الأعمال لأعمال حماية وجمع " بو " بينما هو في السجن |
| Bir kılıf oluşturmak, bilgi toplamak için birkaç hafta geçiririm- | Open Subtitles | سأقضي بضعة أسابيع بتأسيس غطاء لهويتي وجمع المعلومات.. |