| Muafiyet sınavı kağıdımı değiştirdin! | Open Subtitles | لقد غيرتي ورقتي في أمتحان الأنجليزية النهائي! |
| Yaramaz bir çocuk oldum ve kağıdımı yutmadım. | Open Subtitles | كنت متحايلاً صغيرًا ولم أبتلع ورقتي. |
| Genede, hastanede Ödevimi yapmaya çalıştım, ama yapamadım. | Open Subtitles | نحن دفعناه إلى لقد إستمريت بالمحاولة لكتابة ورقتي في غرفة الإنتظار لكنه كان صعب جدا |
| Bay Keller sınav kağıdım hakkında bir şey soracaktım da. | Open Subtitles | السيد كيلر، وكان لي مجرد سؤال واحد سريع حول ورقتي. |
| Eğer ödevime çalışırsam göreceğim. - Evet. | Open Subtitles | أن لدينا تفاهات أكثر من ذي قبل لنفعلها سأرى إن كان بإمكاني وضع ذلك في ورقتي |
| Seni bulmuşken, acaba zaman çizelgemi imzalamanın sakıncası var mı? | Open Subtitles | اسمع بما أنك هنا أنا أتساءل اذا كنت تستطيع أن توقع على ورقتي |
| Karın kendini, ona o notu yazdığım için öldürmedi. | Open Subtitles | لم تنتحر زوجتك بسبب ورقتي |
| Jack'in peşine düşmeyeceklerdir. Düşseler bile elimde her zaman bir kozum olacak. | Open Subtitles | وإن فعلوا ذلك، ستظل معي ورقتي الرابحة لأدفع بها. |
| kağıdımın sofomorik yani ikinci sınıf ayarında olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | لقد أن ورقتي كانت كورقة طالب في السنة الثانية |
| 30 sorudan 28'i doğru olan kendi kağıdımı göstermem gerekmezdi belki, ama bana şaşkın şaşkın bakarken gerçekten memnundum ve kendi kendime, "Ortalama bir ayıdan daha zeki, adi herif" diyordum. | TED | عرفت أنه لا يجب علي أن أرفع ورقتي وعليها 28 من 30، ولكن اكتمل شعوري بالرضا عندما نظر إلى، متحيرا، وقلت لنفسي، "أذكى من الدب العادي، أيها الخسيس ." |
| Benim kağıdımı kapattın! | Open Subtitles | لقد غطيت ورقتي! |
| L.A'a gidiyoruz, Ödevimi alacağım ve hafta bitmeden buraya döneceğiz. | Open Subtitles | نحن سنذهب إلى لوس أنجليس ساحصل على ورقتي ونحن سنكون رجعنا قبل عطلة نهاية الإسبوعِ الطويلة قد إنتهت |
| Mr. Cannon, Ödevimi unutmuşum. Bir koşu alıp gelebilir miyim? | Open Subtitles | سيد كانون, لقد نسيت ورقتي هل أستطيع العودة إلى المنزل لإحضارها |
| Hey, bırak onu dostum. O benim kağıdım. | Open Subtitles | مهلاً ، أنزل هذه ، يا رجل ههذه ورقتي |
| Bu benim kağıdım değil. | Open Subtitles | هذه ليست ورقتي. |
| Bay Keller bugün ödevime "F" verdi. | Open Subtitles | قدم السيد كيلر لي F على ورقتي اليوم. |
| Dün için zaman çizelgemi imzalar mısınız, diye soracaktım. | Open Subtitles | أنا أتساءل اذا كنت تستطيع أن توقع على ورقتي |
| Karın kendini, o notu yazdığım için öldürmedi. | Open Subtitles | لم تنتحر زوجتك بسبب ورقتي |
| Ama hala bir kozum var. | Open Subtitles | و لكنَّني سأستدعي ورقتي الرابحة |
| Sen benim kağıdımın güzel olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت أن ورقتي كانت رائعة |