| Yapılı. Kaslı. Sanırım onun bıyığı seninkinden daha gürdü. | Open Subtitles | ذو بنية قوية ، وعضلات مفتولة وشاربه كان أضخم من خاصتك كثيرًا أيضًا |
| Ambulansın önünde güven verici bıyığı ile. | Open Subtitles | وشاربه الامامي الظاهر من الزجاج الامامي للاسعاف |
| Cılızdı tabi ki bir de sarı bir bıyığı vardı. | Open Subtitles | بالطبع كان بديناً وشاربه الأشقر ذلك |
| Patlama; bıyığını, kaşlarını, hepsini yakmış. | Open Subtitles | ولكن حرق الانفجار حاجبيه وشاربه وكل شيء. |
| Chaplin'i ve onun küçük bıyığını düşündüm. | Open Subtitles | فكرت في تشابلين وشاربه. |
| Şu küçük ellerine ve tatlı bıyıklarına bir bak. | Open Subtitles | انظر إلى يده الصغيرة وشاربه الصغير |
| Şu küçük ellerine ve tatlı bıyıklarına bir bak. | Open Subtitles | انظر إلى يده الصغيرة وشاربه الصغير |