| Çığlıklar sustu ve brujo bana bağırdı... | Open Subtitles | الصراخ قد توقف. وصاح البروجو في وجهي لكي أعود. |
| Sonra silahlı bir adam paramı ve telefonumu aldı, bana bağırdı ve elbisemi mahvetmeye zorladı beni. | Open Subtitles | ثم هذا الفتى صاحب المسدّس أوقفني وأخذ مالي وهاتفي وصاح في، وأجبرني على إتلاف فستاني |
| İlk başta bağırdı, ağladı, yardım istedi ve saatler ilerledikçe sesi gittikçe zayıflamaya başladı. | Open Subtitles | ،وفي البداية صرخ، بكى وصاح طلبًا للنجدة وكلّما مرت الساعات كلما خفت صوته أكثر وأكثر |
| Ve canavar birden bağırdı: "Aaaah!" | Open Subtitles | وصاح الوحش قائلًا: "بئسًا، من الذي يُقطّعني؟ |
| "Sonra ayağa kalkıp yahudice bağırdı, | Open Subtitles | "لقد توقف راب -إشكاه "وصاح بأعى صوته |
| "Kendini savun!" diye Hub bağırdı. | Open Subtitles | وصاح دافع عن نفسك |
| Eve geldi ve üvey annem Karen'a yemek getirmesi için bağırdı. | Open Subtitles | عاد للبيت وصاح بـ (كارين) أمي بالتبني لتحضر له العشاء |
| Dün gece, Howard Beale, yayına çıktı ve iki dakika "palavra" diye bağırdı ve bana inan, bu gece program en az yüzde otuz paya erişecek. | Open Subtitles | الليلة الماضية ظهر (هيوارد بيل) على الهواء وصاح بـ"هراء" لمدة دقيقتين ويمكنني أن أؤكد لك بأن برنامج اليوم سيحصل على 30 نقطة على الأقل -أظننا حالفنا الحظ بعض الشيء |
| Ellerini birleştirip bağırdı. | Open Subtitles | "جوّف كفيه وصاح بهما، |
| Ellerini birleştirip bağırdı. | Open Subtitles | "جوّف كفيه وصاح بهما، |
| ..Ve bağırdı. | Open Subtitles | .وصاح. |