| Sadece ışıklar ve Siren varsa. Aman Tanrım. | Open Subtitles | فقط عندما يكون هناك أضواء وصفارات الانذار أوه , يا إلهي |
| Güç kalkanı ve Siren mi? | Open Subtitles | حقل حماية وصفارات انذار؟ هذا مبالغ فيه قليلاً |
| Evdeyken silah ve Siren sesleri arasında uyurdum. | Open Subtitles | في المنزل، أنام على صوت طلقات الأسلحة وصفارات الإنذار |
| Birkaçını söylersek, tıklamalar, titreşimler, ıslıklar, iniltiler, çığlıklar, ötüşmeler. Ancak bu su altı senfonisinin en ünlü parçaları, dünyanın en büyük memelileri | TED | طقطقات ونبضات وصفارات وآهات وأصوات ارتداد ونداءات ورعشات صوتية، على سبيل المثال لا الحصر. |
| Burası asi kampı olsaydı 2 kilometre önce sesler ve ıslıklar duyardık. | Open Subtitles | إذا كان هذا معسكر للمتمردين، كنا قد سمعنا نقرات وصفارات ميل إلى الخلف. |
| - Patırtı ve ıslıklar duyacaksınız... | Open Subtitles | -عليك سماع الطبطبات وصفارات . |
| Tüm bu silah ve Siren sesleri arasında sizi duyamıyorum Bay Duffy. | Open Subtitles | (لا أستطيع سماعك يا سيد (دافي ثمة إطلاق نار كثيف وصفارات إنذار |
| Lambaları yakın! Siren de çalın tamam mı? | Open Subtitles | أشعلوا الأضواء، وصفارات الأنذار! |
| Lambaları yakın! Siren de çalın tamam mı? | Open Subtitles | أشعلوا الأضواء، وصفارات الأنذار! |
| Tepe lambası ve Siren. | Open Subtitles | أضواء وصفارات الإنذار. |