ويكيبيديا

    "وضع نفسه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kendisini
        
    • ortaya koydu
        
    Kartopu kendisini çiftliğin enerji sorununu gidermeye adamıştı. Open Subtitles سنوبول وضع نفسه لحل مشاكل الطاقة في المزرعة
    Bu nedenle kendisini soruşturmanın ortasına koyup olayları etkilemek isteyenlere de dikkat ederiz. Open Subtitles لهذا السبب، نحن نبحث عن شخص يحاول وضع نفسه فى منتصف التحقيق بحيث يستطيع التأثير على الاشياء
    kendisini bizden daha yüksek bir yere koydu. Open Subtitles لقد وضع نفسه في مستوى أرفع بكثير من مستوانا
    Gene de şirketini kurtarmak için kendini ortaya koydu, şimdi de senin yardımına ihtiyacı var. Open Subtitles لكنّه وضع نفسه على المحك لإبقاء شركتك هنا و لديه فكرة تتطلّب مساعدتك
    Bizim için adını, kariyerini ortaya koydu. Open Subtitles لقد وضع نفسه علي المحك لأجلنا , مهنته
    Zavallı çocuk, ailesini korumak için kendisini komaya soktu. Open Subtitles لقد وضع نفسه في غيبوبه ليحمي هذه العائلة, المسكين
    Bu sefer ne tür riskli durumların içine soktu bakalım kendisini? Open Subtitles إذا , ما الموقف الحرج الذي وضع نفسه فيه هذه المرة ؟
    Eminim Bay Moray'in seni buraya koyarak kendisini tehlikeye atmasını takdir ediyorsundur. Open Subtitles أنا متأكد بأنك ستقّدر بأن السيد موراي قد وضع نفسه في خطر كبير بجعلك تبقى هنا
    Ve buradaki Kıyamet Yokedicisi kendisini sıranın başına geçirdi. Open Subtitles ومدمر دوم وضع نفسه للتو في الجبهة الأمامية
    kendisini bir hasta için riske attı ve yardım için elini uzattı. Open Subtitles وضع نفسه في خطر من أجل مريض و قام بطلب المساعده
    Ama kendisini son derece şüpheli bir konuma sokmuştu ayrıca insanların, hakkında her zaman kötü şeyler düşünecekleri türden bir kişi. Open Subtitles ... لكنه وضع نفسه في موضع غاية في الشُبهة و هو من النوع الذي دائماً ما يكون الناس على إستعداد لتصديق الأشياء السيئة عنه
    Sence senin için kendisini bu şekilde tehlikeye atar mıydı? Open Subtitles -أتظنين أنه وضع نفسه على المحك من أجلكِ؟
    Haklı olsa da, olmasa da kendisini Bölüm'ün önüne attı. Open Subtitles "في كلتا الحالتين، لقد وضع نفسه في خطر "الشعبة"
    Acil durum nedeniyle kendisini görevlendirmiş. Open Subtitles كاهر) أمربحالةالطوارئفيالولاية. ) وضع نفسه في القيادة.
    Turbo iki oyunu ve kendisini bozdu... tamamen! Open Subtitles تم إقصاء (تيربو) وتسبب في وضع نفسه وكلا اللعبتين خارج الخدمة للأبد
    Peygamber dediğin adam kendisini kanunlardan üstte tuttu. Open Subtitles نبيكم وضع نفسه فوق القانون
    De Talles akşam yemeğinde kardinalin sağında oturarak küstahlığını ortaya koydu. Open Subtitles (دى تالى) كان وقحاً , وضع نفسه على يمين الكاردينال فى العشاء
    Ayrıca, Morris kendini ortaya koydu. Onu yüzüstü bırakamam. Open Subtitles بالإضافة إن (موريس) قد وضع نفسه علىالمحك،لاأستطيعأنأخذله.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد