| Sonra birdenbire üzüntü, sıkıntı geldi ve insan üçgenleri yasaklandı. | Open Subtitles | وبعدها فجأة لقد أصبح الأمر كله كآبة وعذاب وحظر المثلثات البشرية |
| İçten içe yanan bir nehirle çevrili, acı ve sonsuz işkence zindanı. | Open Subtitles | سجن من المعاناة وعذاب أزلي مُحاط بها نهر مشتعل |
| Canlılara musallat olacaklar akıl almaz acılar ve vahşet ile. | Open Subtitles | سيعودوا ليضايقوا الأحياء بألم وعذاب لا يمكن وصفهما. |
| SONSUZ CEHENNEM: BİTMEYEN ZAMAN. SONSUZ MEKAN ve ACI | Open Subtitles | "الجحيم الأبدي" زمن متصل، فراغ لانهائي، وعذاب دائم متجدد لا ينقطع |
| Kocam daha büyük bir acı ve daha büyük bir ızdırap çekecek. | Open Subtitles | زوجي عانى من ألم أقوى وعذاب أقوى. |
| "Hızlı ve Acısız" mı, "Yavaş ve Korkunç" mu? | Open Subtitles | "سريع وبدون ألم" أو "ببطء وعذاب". |
| Dinozorlar ve yanardağlar! | Open Subtitles | كوارث وعذاب دينصورات وبراكين |
| Büyük bir acı ve ızdırap çekersin. | Open Subtitles | ستعانين من ألم قوي وعذاب |
| Tek bildiğim Damon'un kendi zihninde hapsolduğu, ve zihninin acı ve ıstırap içinde kavrulduğu. | Open Subtitles | لا أعلم إلّا أن (دايمُن) حبيس عقله، وعقله أشبه ببركان ألم وعذاب. |
| - Karmaşık ve acı çeken bir ruhun hikayesi. | Open Subtitles | -إنها عن العقد، وعذاب الروح |
| Yavaş ve Korkunç modunu seçtiniz. | Open Subtitles | لقد اخترت "ببطء وعذاب". |
| ya da Cohen ve Ayak Uzmanlarının Feci Akıbeti? | Open Subtitles | أو (كوهين) وعذاب مقوّمين العظام |