| Meksika kartelinden birkaç adamla birlikte havaya uçurulmuş, ve DEA'in bunun ne demek olduğu hakkında hiçbir fikri yok. | Open Subtitles | لقد تم تفجيره مع شخص ما من منظمة الكارتل المكسيكية وكالة مكافحة المخدرات ليس لديهم فكرة كيف حدث ذلك |
| DEA'den bir arkadaşım var, eğer konuşmak istersen bir anlaşma yapılabileceğini söylüyor. | Open Subtitles | لدي صديق في وكالة مكافحة المخدرات يقول إن كنتَ مستعداً سوف يعقد صفقة |
| Özellikle de aptal bir DEA anlaşması için. | Open Subtitles | بالتأكيد ليس من أجل صفقة سخيفة مع وكالة مكافحة المخدرات |
| Sorun şu ki, depomda inceleme yapan bir Narkotik çalışanı var. | Open Subtitles | الذي يجري أن محقق من وكالة مكافحة المخدرات يعبث في مخزني |
| Anlaşıldı efendim. AWACS'dan Key West'e. Narkotik polis, cevap ver. | Open Subtitles | -روجر سيدي , اواكس لكي وست وكالة مكافحة المخدرات اجيبي |
| Narkotiğin bankamıza girip paramızı çalacağını ve bizim de cezasını vermeyeceğimizi mi sandın? | Open Subtitles | هل تعتقد أن وكالة مكافحة المخدرات يمكنها الدخول لمصرفنا بسهولة و تسرق مالنا و لن نتصرف؟ |
| Uyuşturucu İnfaz Teşkilatı tüm mahkumlarla bilinen uyuşturucu satıcılarını karşılaştırıyor. | Open Subtitles | وكالة مكافحة المخدرات تقارن السجينات اللواتي لهن صلات بتجار مخدارت معروفين. |
| DEA'da var. | Open Subtitles | أجل، إن وكالة مكافحة المخدرات تملك هذه الأشياء |
| Sanırım DEA dosyasından. | Open Subtitles | أظن أنني حصلت على ذلك من ملف وكالة مكافحة المخدرات |
| DEA, hatta New York Polisi'nin bile özel jetleri var. | Open Subtitles | المباحث الفدرالية,المخابرات المركزية,وكالة مكافحة المخدرات حتي شرطة نيويورك لديها طائرة خاصة |
| DEA ajanıyla dün gece yattığımı söylemiş miydim? - Ben yokum. | Open Subtitles | هل ذكرت بأني نمت مع عميل "وكالة مكافحة المخدرات" الليلة الماضية |
| Yetenek sonuçların mükemmel, DEA çalışanlarından iyi referansları var. | Open Subtitles | درجة الكفاءة ممتازة و أراء جيدة من زملائها في وكالة مكافحة المخدرات |
| Bu kaydı DEA'den aldım. | Open Subtitles | حصلت على التسجيل من وكالة مكافحة المخدرات |
| FAA'yı ya da DEA'yı deneyebiliriz. | Open Subtitles | علينا ان نحاول في ادارة الطيران الفدرالية و وكالة مكافحة المخدرات |
| - 12 aydır DEA için gizli görevdeydi. | Open Subtitles | كان يعمل في مهمة سرية مع وكالة مكافحة المخدرات خلال الـ 12 شهر الماضية. |
| Narkotik beni koruyor, sakın davamı bozmayın. | Open Subtitles | لديّ وكالة مكافحة المخدرات تحميني لذا لاتفسدوا قضيتي |
| US hükümeti Narkotik bölümü Thai hükümeti ile bağlantı kurdu General Yang'un Amerikaya iade edilerek bu hafta mahkemeye çıkarılmasını talep ettiler. | Open Subtitles | وكالة مكافحة المخدرات الأمريكية اتصلت بالحكومة التايلاندية لتسلم الجنرال للولايات المتحدة حتى تتم محاكمته هذا الاسبوع |
| Narkotik bu sabah iş yerimi bastı. | Open Subtitles | وكالة مكافحة المخدرات قامت بإقتحام مقر تجارتي هذا الصباح |
| Yıllar önce, Narkotik Bürodaki insanlara bir iyilik yapmıştım. | Open Subtitles | نعم منذ سنوات , فعلت معروفاً للأشخاص في وكالة مكافحة المخدرات |
| Amerikan Narkotik Bürosu, teknede yaklaşık 500 milyon dolar değerinde kokain olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | وكالة مكافحة المخدرات تعتقد أن في مكان ما في المنطقة المجاورة هناك كمية تساوي 500مليون دولار من الكوكائين. |
| Ne öğrenirsem Narkotiğin sınır güvenliğiyle paylaşacağım. | Open Subtitles | مهما أتعلم، وسوف تدرج في دفاعات الحدود وكالة مكافحة المخدرات و. |
| Uyuşturucu İnfaz Teşkilatı Trimble'ın üvey kardeşinin bilinen bir satıcı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | تقول وكالة مكافحة المخدرات تقول أنّ أخ (تريمبل) تاجر مخدرات معروف. |