ويكيبيديا

    "وكان لي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir
        
    • nail
        
    Christine'in Kahire toplantısını hazırlıyorum da aklıma anlaşmayı garantileyecek bir fikir geldi. Open Subtitles أنا الإستعداد اجتماع القاهرة كريستين وكان لي الفكرة التي يمكن ابرام اتفاق.
    İngiliz Oksijen Şirketi'nden mühendislerle çok verimli bir toplantı geçirdim ve gözden geçirilmesi gereken epey bir veri var. Open Subtitles وكان لي لقاء مثمر جدا مع المهندسين من شركة الاكسجين البريطانية و, حسناً ، هناك الكثير من المعلومات القادمه
    Bay Keller sınav kağıdım hakkında bir şey soracaktım da. Open Subtitles السيد كيلر، وكان لي مجرد سؤال واحد سريع حول ورقتي.
    Ve onu Orta Doğu'da yabancı olmaktan çıkarıp başarının en üst noktasına doğru itmek gibi bir niyetim vardı. TED وكان لي كل النية في نقلهم من لاعبين جانبيين في الشرق الأوسط و دفعهم الى ترجيح كفة نجاحهم في منطقتنا.
    Amerika, 1995'lerden beri Mars'a 4 adet keşif aracı yerleştirdi ve ben onların üçünde çalışma şerefine nail oldum. TED وضعت الولايات المتحدة أربع مركبات متجوّلة على المريخ منذ منتصف التسعينات، وكان لي شرف العمل على ثلاث منهم.
    Kendime güvenim arttı ve çok etkileyici bir deneyimdi. Open Subtitles حيث شعرت بالثقة, وكان لي بعض التجارب المكثفة جداً.
    1979 yılında henüz 19 yaşındaydım, ve hiç bir şeyim yoktu. Open Subtitles كنت في عام 1979 تسعة عشر عاما وكان لي شيئا
    Şehir merkezinde, Sean'la beraber bir partiye gitmek üzereydik. Open Subtitles 80 كتل وسط المدينة، وخمس رحلات تصل، شون وكان لي تقريبا في الحزب.
    Üniversitede bir erkek arkadaşım vardı ve sıkı biriydi. Open Subtitles وكان لي هذا الصديق في الكلية، وكان حقا شيء.
    Benden ayrılınca, onu tekrar kazanmak için bir plan yaptım. Open Subtitles عندما حطم معي، وكان لي هذه الخطة كلها للحصول عليه مرة أخرى.
    Helmut'un beni bir sapıklık girdabına soktuğu fikrine kapılmıştım. Open Subtitles وكان لي فكرة أن هيلموت لفتت لي في دوامة الانحراف
    Fikir değiştireceğini tahmin ettim, bu yüzden sana bir belge imzalattım. Open Subtitles كان لدي شعور كنت قد غيرت رأيك، وهذا هو السبب، إذا كنت تتذكر، وكان لي عليك التوقيع على وثيقة معينة.
    FUTBOL SAHASI Lisedeyken, tam buranın ortasında bir kızla seks yapmıştım. Open Subtitles أوه، في المدرسة الثانوية، وكان لي مرة واحدة الجنس مع حق الفتاة في منتصف؟
    Meme filmi çekildi ve küçük olduğunu düşünüyorlar, bu iyi bir şey. Open Subtitles مجرد أن هناك خلايا السرطان وكان لي الماموجرام. انهم يعتقدون أنها صغيرة، وهي علامة جيدة.
    Bakın ona bir şey yapmadığımı söyledim. Open Subtitles نظرة، وأنا أقول لك، وكان لي شيء لتفعله حيال ذلك.
    Ve de annenin gerçekten farklı bir tarafını gördüm. Open Subtitles وكان لي الفرصة بأن أرى الجانب الآخر لأمك
    Yayıncım, imza turu için bir süredir peşimde. Open Subtitles وكان لي الناشر بعد لي لفترة من الوقت للقيام بجولة في كتاب.
    Aramızda bir bağ olduğunu biliyordum ama bu çok delice Open Subtitles مثل، كنت أعرف لك وكان لي اتصال، ولكن هذا مجنون!
    Günümüzde en gelişmiş transistörler 65 nanometre ve ben, Moore Yasasını 10 nanometrelere kadar devam ettirme güveni veren şirketlere yatırım yapma sevincine nail oldum. TED أحدث ترانزستورات موجودة اليوم هي 65 نانوميتر , و قد رأينا , وكان لي الشرف للاستثمار فيها , شركات أولتني ثقة كبيرة للعمل على إتساع مدي قانون مور على طول الطريق تقريبا الى مقياس عشرة نانوميتر .

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد