| Bu benim içim muazzam derecede yararlı ve korkutucu oldu. | Open Subtitles | هذا مفيد لي بشكل كبير ومرعب جداً |
| Bu tehlikeli ve korkutucu ama biraz önce Dünya'yı kurtardık. | Open Subtitles | .. أنه خطير ومرعب لكن لقد أنقذنا العالم |
| Büyük, korkutucu kurt adam vampir melezi. | Open Subtitles | هجين مصّاص دماء ومذؤوب ضخم ومرعب. |
| Orası loş ışıkta öyle sessiz ve ürkütücü görünüyordu ki oradan kaçtım. | Open Subtitles | لقد كان مكان مظلم ووحيد ومرعب ولهذا خفت جدا وجريت. |
| Çocuklar tanışma hamlesinin tatlı ve ürkütücü heyecanı dünyada hiçbir şey ile kıyaslanamaz | Open Subtitles | يا أولاد ، لا شيء حماسي ومرعب أكثر من القيام بحركتك |
| "Gerilim dolu ve ürpertici." "Temperance Brennan başı çekiyor." | Open Subtitles | "مشوّق ومرعب (تيمبرانس برينان) تقود القطيع" |
| Evet, bu yeni ve korkutucu bir şey. | Open Subtitles | لذا أجل، هذا أمر جديد ومرعب |
| Bu keyifli ve korkutucu bir şey. | Open Subtitles | ... وهذا مبهج , ومرعب و |
| - Ve bir o kadar da korkutucu. | Open Subtitles | ومرعب تماماً. |
| - Bu hem rahatlatıcı, hem de ürkütücü. | Open Subtitles | وهذا هو على حد سواء مريح ومرعب في نفس الوقت. |
| Bu bizim için yeni bir şey. Tuhaf ve ürkütücü. | Open Subtitles | هذا كله جديد علينا انه غريب ومرعب |
| Çok şık, sexy ve aynı zamanda ürkütücü. | Open Subtitles | إنه موضة ومثير لكن مخيف ومرعب |
| Tuhaf ve ürkütücü birses. | Open Subtitles | ... صوت غريب ومرعب |
| "Gerilim dolu ve ürpertici." "Temperance Brennan başı çekiyor." | Open Subtitles | "مشوّق ومرعب (تيمبرانس برينان) تقود القطيع" |