Bu aşkın kanıtı olurdu, senin bana, ve benim sana olan aşkımın kanıtı. | Open Subtitles | هذا سوف يكون تعبيرًا عن حبنا.. تعبيرًا صادقًا عن حبنا.. مِنك إلي ومني إليك.. |
O sayılar departmandaki iki mühendis ve benim tarafımdan doğrulandı. | Open Subtitles | هذه الحسابات تم التحقق منها من مهندسَين في هذا القسم، ومني أنا. |
Ama bu içimdeki can, senden ve benden bir parça. | Open Subtitles | لكن هذا المخلوق الصغير بداخلي هو جزء منك ومني |
Sizden ve benden alınan yetişkin hücrelerin IPS hücreleri, veya uyarılmış pluripotent hücreler dedikleri, hücrelere dönüşmek üzere, yeniden programlanabileceğini keşfettiler. | TED | لقد اكتشفتا أن الخلايا البالغة المأخوذة منك ومني ، يمكن أن يتم إعادة برمجتها لتصبح أشبه بالخلايا الجنينية، و لقد سموها خلايا "آي بي إس" إختصار للخلايا الجذعية المستحثة المحفزة. |
Senden de, benden de çaldı. Çok üzgünüm. Ama beni iyileştirdi. | Open Subtitles | ـ لقد سرقت منكِ ومني ، آسفة ـ ولكنها عالجتني |
Ancak gözlem yeteneklerinin keskinliği bir şeyi gözden kaçırıyor burada yaptığımız şey, senden de benden de uzun zamandır var | Open Subtitles | ومع ذلك، قوة ملاحظتك الشديدة فشلت في استخلاص... أن ما نقوم به هو أكبر منك ومني... |
Ancak gözlem yeteneklerinin keskinliği bir şeyi gözden kaçırıyor burada yaptığımız şey, senden de benden de uzun zamandır var | Open Subtitles | ومع ذلك، قوة ملاحظتك الشديدة فشلت في استخلاص... أن ما نقوم به هو أكبر منك ومني... |
Bu sen ve benim aramızdakilerden daha büyük birşey. | Open Subtitles | هذا اكبر منك ومني |
Kürtaj istemedim, çünkü o senin ve benim birer parçamızdı, Rip. | Open Subtitles | ولم أرغب القيام بالإجهاض، لأنه كان... كان جزءاً منك ومني, (ريب). |
Bu senin için, bu da senin için Cyrus ve benim hediyemiz. | Open Subtitles | من (سيروس)... ومني |
Ve tahmin edin ne oldu, dünya çapında biliminsanları laboratuvarlarında, yaşlı yetişkin hücreleri dönüştürmek için yarışıyor -- sizden ve benden alınan yaşlı hücreler -- bu hücreleri yeniden daha kullanışlı IPS hücrelerine dönüştürmek için yarışıyorlar. | TED | و خمنوا ماذا بعد ذلك، العلماء من حول العالم و في المختبرات يتسابقون لتحويل الخلايا البالغة-- الخلايا البالغة منك ومني -- إنهم يتسابقون لإعادة برمجة هذه الخلايا إلى خلايا "آي بي إس" أكثر فائدة. |
Neal, kurul bilekliğinden ve benden sonsuza kadar kurtulup kurtulamayacağının kararını verecek. | Open Subtitles | يا (نيل) إن أعضاء المجلس ، سيقررون إطلاق سراحك من سوارك ومني ، نهائياً |
ve benden | Open Subtitles | ومني |
Oğlum senden de benden de uzun yaşayacak. | Open Subtitles | سيعيش أبني أكثر منك ومني |