| Uyurgezerlik şikayeti olanlar arasında uyurken karmaşık eylemlerde bulunmak, ama uyanınca hatırlamamak sık görülen bir durumdur. | Open Subtitles | أنه شيء عادي جدا لشخص أن يمشي أثناء النوم ويقومون بأداء نشاطات معقدة وهم نائمون ولا يتذكرون أي شيء عندما يستيقظون |
| Karbon monoksit zehirlenmesinden uyurken ikisi de ölmüş. | Open Subtitles | تفاعل الكاربون مونوكسايد أحرقهم وهم نائمون |
| Siz de onlar uyurken beyin dalgalarını tarıyorsunuz. | Open Subtitles | وأنتم تفحصون موجات ادمغتهم وهم نائمون |
| Bana ihtiyacım olanları verin... ve ben de Uyurlarken yuvalarına saldırayım. | Open Subtitles | أعطني تلك المؤونة التي أحتاج وأنا سأهاجم ذلك العرين وهم نائمون كنت متأكداً |
| Uyurlarken evi yaktım. | Open Subtitles | أحرقت المنزل وهم نائمون |
| Bayan Thompson, kocası ve iki çocuğu uyurken öldüler. | Open Subtitles | سيده (تومسن)وزوجها وطفلان ماتو جميعا وهم نائمون |
| Hayır, uyurken. | Open Subtitles | ليس وهم نائمون أعتقد.. ؟ |
| Silâhşörleri uyurken katlettik. | Open Subtitles | ذبحنا الفرسان وهم نائمون |
| Ya da anne babaları uyurken, onları uzun uzun izleseler. | Open Subtitles | أو التحديق بوالديك وهم نائمون |
| uyurken çok şeker oluyorlar. | Open Subtitles | ما أروعهم وهم نائمون |
| Evet! uyurken üstlerine atlayalım! | Open Subtitles | -أجل، سنهاجمهم وهم نائمون |
| Uyurlarken. | Open Subtitles | وهم نائمون |