| ve onu batakhanelerde arar, bulur, eve getirirdim. | Open Subtitles | و بأت فى الاتصال به باندفاع و أتى به الى المنزل |
| ve tıpkı dediğim gibi, bir saat bile geçmeden... herifler benim arabayla çıkageliyor, tamam mı? | Open Subtitles | و قد ظهرت كما قلت و لم تمض ساعة بعد و أتى هؤلاء الزنوج في سيارتي فظهرنا أمامهم و في لحظات |
| Bak, iri yarı, dağ gibi bir beyaz herif birden ortaya çıktı kung fu hareketleriyle bizi dövdü ve onun silahını alıp kulağını vurdu. | Open Subtitles | أنظر، رجل ضخم أبيض لقد أتى إلينا من العدم و أتى ليعلمنا طريقته بالكونغ فو |
| Sonunda düğün günü geldi çattı. Vicky, Doug'la evlendi. | Open Subtitles | و أتى يوم الزفاف و فيكي تزوجت دوغ |
| Ama okulu astı ve bana eşlik etmek için benimle birlikte geldi. | Open Subtitles | لكنه تخطى الجامعة و... . و أتى معي فقط ليبقيني مستأنساً |
| Acil yazan bir faks geldi. | Open Subtitles | و أتى إلى هنا و كان الأمر عاجلاً |
| ve New York'tan Vicky'nin müstakbel kocası geldiğinde sabah olmuştu. | Open Subtitles | و أتى الصباح الذي وصل فيه زوج فيكي العتيد من نيويورك |
| ve o geçen gün bana geliyor. Ben onun kesinlikle birinci sınıf öğrencisi olduğunu anladım. | Open Subtitles | و أتى إليّ في ذلك اليوم و علمت بشكل كامل بأنّه جديد في الأمر |
| Peki, abimle ben buzun üstündeydik babam evden çıktı ve onun geldiğini görebiliyordum. | Open Subtitles | حسناً، عندما كنا أنا وأخي. ذاهبينللجليد.. و أتى والدي من المنزل وكنتُ أراهُ يأتي نحونا. |
| Yeni bir sivilce ilacını test etmesi için işe alınmış ve test numunelerinden biri kötü reaksiyon vermiş. | Open Subtitles | تم التعاقد معها لاختبار دواء جديد للبثرة، و أتى أحد مواضيع اختبارهم برد فعل سيء. |
| Arabaya bindin ve benimle buraya geldin. | Open Subtitles | أنت من ركب السيارة و أتى معي هنا |
| Bir gün yedi kız kardeş bir çayırda oyun oynuyormuş ve Orion isimli bir avcı çıkagelmiş. | Open Subtitles | حسنٌ، يوم ما، السبع أخوات كانوا يلعبون في الروضة و أتى صياد إسمه اورايون" برج الجوزاء" |
| - Okula geldiğini Onur Kuvvetleri'ni öğrendiğini ve seni aramaya geldiğini biliyoruz. | Open Subtitles | إكتشف أمر فيلق الشرف و أتى باحثًا عنك |
| Sonra o adam ortaya çıktı ve Chris'i dövmeye başladı. | Open Subtitles | و أتى هذا الشاب بغتة و بدأ يضرب كريس |
| ve ve Johnny buraya geldi. | Open Subtitles | و أتى جوني إلى هنا |
| Arkadaşlarımızdan biri Evelyn denen bir kızla geldi. | Open Subtitles | (و أتى أحد أصدقائنا برفقة فتاة إسمها (إيفلين |
| Dünyanın en üst noktasındaki vatanını terk etti... ve Güney'e geldi... geri kalan herkesin yaşadığı yere. | Open Subtitles | "هكذا ترك وطنه الذي في أعلى الأرض" "و أتى إلى الجنوب..." "حيث يعيش بقيتنا." |
| ve nihayet Charlotte'un son günü geldi. | Open Subtitles | و أتى آخر أيام (تشارلوت) |
| Billy beni almaya geldi. | Open Subtitles | . و أتى (بيلي) ليقلّني |