| Yaşım büyüdüğünde söz verdim annemi ve kız kardeşimi Çin'den çıkaracağıma. | Open Subtitles | عندما كبرت وعدت أن أخرج أمي و أختي من الصين |
| Ama ben 5 yaşındayken serseri hırsızın teki evimize girerek beni ve kız kardeşimi kaçırdı. | Open Subtitles | ولكن عندما كنت بعمر الخمس سنوات عصابة من المجرمن إقتحمت بيتنا وإختطفوني أنا و أختي |
| Ben ve kız kardeşim Caroline dışında herkes, bu acımaz katiller tarafından öldürülmüşlerdi. | Open Subtitles | لقد قتل أو تسمم الجميع بأدواتهم فيما عدا أثنان "أنا و أختي "كارولين |
| Sonra, babamla ve kız kardeşimle denetleyiciye rüşvet verdiniz. | Open Subtitles | و بعدها أنت و أبي و أختي قمتم برشوة المدقق |
| Dedemindi. Aldığında burası bomboşmuş. Babam, kız kardeşim ve oğlu oturuyor şimdi. | Open Subtitles | لقد كان لجدي, إشتراه عندما لم يكن أي شيء في المنطقة أبي و أختي و إبنها موجودين فيه الأن |
| En son bana yardım etmeye çalıştığında, bu hayatıma ve kız kardeşime mal oldu. | Open Subtitles | آخر مرة حاولت المساعدة، كلفني حياتي و أختي . |
| Aptal erkek ve kız kardeşimin oturma odasında kale yapıp beni içeri almamalarını hatırlattı bana. | Open Subtitles | هذا يذكرني عندما كان يقوم أخي و أختي الغبيان يبنيان القلاع في غرفة المعيشة و لا يسمحوا لي بالدخول |
| Bildim bileli, koca, kötü dünyanın karşısında hep ben ve kardeşim vardık. | Open Subtitles | منذ أن أستطعت التذكر كنت دائماً أنا و أختي في مواجهة العالم الكبيرالسيء |
| Annemi ve kız kardeşimi öldürenden öcümü almadan rahat etmeyeceğimi biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعرف أنا لن أرتاح حتي أنتقم ممن قتل أمي و أختي |
| Çünkü benim ailem beni ve kız kardeşimi insandan bir küllük gibi kullandı. | Open Subtitles | لأني والدي عاملاني أنا و أختي و كأننا منافض سجائر |
| Annemi ve kız kardeşimi istiyorum. | Open Subtitles | أريد أمّي و أختي |
| Pekâlâ annemi ve kız kardeşimi bir düşün bakalım. | Open Subtitles | حسناً, تصور أمي و أختي |
| - Geciktiğimi biliyorum ama işsizim ve kız kardeşim de bir şeyler yapabileceğini söyledi. | Open Subtitles | لكنني بدون عمل، و أختي قالت أنها ستساعدني لتقليص الفارق. |
| Benim erkek ve kız kardeşim bön aptalın tekiyken bir de. | Open Subtitles | في حين أن أخي و أختي أغبياء يتنفسون من أفواههم |
| Ailem, sanırım. Annem, babam ve kız kardeşim. | Open Subtitles | عائلتي على ما أظن والديّ و أختي |
| Bir başına olmayacak, babam ve kız kardeşimle olacak. | Open Subtitles | لن تكون لوحدها، ستكون برفقة أبي و أختي. |
| kız kardeşim ve ben dört parçada oynardık. | Open Subtitles | أنا و أختي أعتدنا ان نعزف مقطوعات رباعية الأيادي |
| Belki ne kadar uğraşırsak, kalkarken o kadar çok acı veririz, çünkü benim ve kız kardeşimin gittiği her yerde, kötü şeyler pek uzakta değildir. | Open Subtitles | ربما المزيد من الركض المزيد من البؤس ينشر في أعقابنا لأنه يبدو في كل مكان نذهب اليه أنا و أختي |
| Bildim bileli, koca, kötü dünyanın karşısında hep ben ve kardeşim vardık. | Open Subtitles | منذ أن أستطعت أن أتذكر كنت دائماً أنا و أختي في مواجهة العالم الكبيرالسيء |