ويكيبيديا

    "و اظن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ve bence
        
    • Ve sanırım
        
    Tek istediğim ilginç bir hikaye anlatmak ve bence sende bu hikaye var. Open Subtitles كل ما اريد فعله هو كتابة قصة مهمة و اظن انك تملكين واحدة
    ve bence bunun sonuçları da çok yoğun, ister bilim için olsun, ister ticaret ya da devlet için, ya da en önemlisi, bizler, bireyler için olsun. TED و اظن ان العقبات هنا كبيرة، سواء كان للعلوم للتجارة، او الحكومة، او ربما اكثر من اي شئ، لنا كافراد
    ve bence trajedinin bize mesajı budur ve çok çok önemli olmasının nedeni de, sanıyorum. TED و اظن ان هذه هي رسالة المأساة الينا، و هذا ايضا سبب كونها مهمة جدا جدا، كما أعتقد.
    Bağcıkları çözülmüştü, ben de bağlamak için eğildim Ve sanırım kurşun tam üzerimden geçmiş ve Avery arkamda duruyormuş. Open Subtitles لقد كان حذائي. لذا أنحنيت لربطهم و اظن أن الرصاصة مرّت فوقي مباشرة
    Ve Dewey Cox'ın şimdi Hindistan'a ihtiyacı var Ve sanırım Hindistan'ın da Dewey Cox'a ihtiyacı var. Open Subtitles و ديوي كوكس يحتاج الهند الآن و اظن ان الهند تحتاج ديوي كوكس ايضا
    ...tüm aramalara baktım Ve sanırım bir şey buldum. Open Subtitles لمدة ساعات ولكل المكالمات و اظن انني وجدت شيئا
    Bence seni bütçe artırımını savunmaya zorlamak istiyor ve bence bunu... ortalığa yayıp bir atmaca gibi gözükmeni sağlamaya çalışacak. Open Subtitles , اظن انه يريدك أن تدافع عن زيادة المال و اظن أنه سيحاول اقناعك و سوف يجعلك تبدو مغفلاً بعد ذلك
    Herkese hükümetin muhteşem olduğunu söyleyen benim ve bence hükümet iğrenç. Open Subtitles احاول اخبار الجميع ان الحكومة جيدة و اظن انها سيئة
    ve bence şu ikisini kendimize çektik. Open Subtitles و اظن بأنه لاتزال لدينا فرصة مع هذين
    Bence Tıksırana Kadar İçelim'le bitirelim ve bence Uzayda Seks'i söylemeliyiz. Open Subtitles و اظن بأننا يجب ان نغني الجنس في الفضاء
    ve bence sen bu şeyleri hissettiğin için aptalsın. Open Subtitles و اظن انك غبية لتشعري هكذا
    Ben önemsiyorum ve bence yarın Peder Walker ile konuşmaya gitmelisin çünkü tüm derslerden A almıyorsun. Open Subtitles حسنا, انا اهتم و اظن انه من الافضل ان تذهب للحديث مع الأب (واكر) غدا لأنك لن تحصل على ممتاز في جميع المواد
    Büyümek için yatırım fonu kullanıyorlardı, Ve sanırım kendilerini gerçekten güçlendirdiler ve fon bu sabah çöktü ve... hepsi bu. Open Subtitles , كانوا يستخدمون أموال الصفقات من أجل التوسع . . و اظن أنهم , أظنهم أكثروا في الاستدانة . .
    Onlara debi analizleri ile alakalı bir e-posta göndermiştim Ve sanırım olay Mandarinim körelmiş durumda da birazcık. Open Subtitles لقد راسلتهم حلو تدفق معدل التكامل و اظن لابد ان يكون لديهم بعض من .. لغتي المندرين غير جيده
    Cinayetleri kampanyası için kullanıyor Ve sanırım insanlar da arkasından geliyor. Open Subtitles انه يستخدم جرائم القتل ليقوي حملته و اظن ان الناس تحتشد خلفه
    Adresini buldum, evine gittim ve ona içinde özlü sözler olan kruvasanlardan götürdüm, şansımı denedim ve gözlerindeki bakışı gördüm Ve sanırım ona sattım. Open Subtitles لاتحدث في العمل لقد وجدت عندها و ذهبت الى هناك و احضرت لها كرواسان الشعر و استغليت الفرصه رأيت تلك النظره في عينيها، و اظن اني بعت لها
    Ve sanırım bu toplantının amacı da bu anlaşmayı sağlamak. Open Subtitles و اظن ذلك ما سيدور حوله الاجتماع
    Ve sanırım ona aşık oldum. Open Subtitles و اظن أنني اغرمت بها
    Sen benim kocamsın Ve sanırım sana âşık oluyorum. Open Subtitles انت زوجي, و اظن انني اغرم بك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد