| Konuşmak istemiştim Ama o kendi arkadaşlarıylaydı ben de kendi arkadaşlarımla. | Open Subtitles | اردت التحدث اليها و لكنها كانت مع صديقاتها و انا بمفردي |
| Gelmeyişim çok insanın hoşuna gitmedi, Ama o benim kızkardeşim. | Open Subtitles | كان هناك العديد ممن ينوبون عني و لكنها كانت اختي |
| O zamanlar işler biraz karışıktı Ama o Tanrının bir lütfuydu. | Open Subtitles | كان الوضع مربك وقتها، و لكنها كانت هبتنا في هذه الحياة. |
| Kendini 35 kez kesti, oldukça fazla kan kaybetti Ancak derin değil. | Open Subtitles | لقد جرحت نفسها 35 مرة و نزفت كثيرا و لكنها جروح سطحية. |
| - Ama oraya gidip kendi kendine keşfe çıkması için kesinlikle yeterli değildi. | Open Subtitles | و لكنها لم تكن كافية حتماً بالنسبة لها حتى تذهب لاكتشاف الكهوف بمفردها |
| Keşke anneniz hayatta olsaydı Fakat o da ellerimden kayıp gitti. | Open Subtitles | إذا كانت أمك على قيد الحياة, و لكنها أخُذت مني أيضاً |
| Yayınladığınız o liste çok iyi bazı kamu görevlisinin kariyerine zarar verebilir Ama bana zerre kadar zarar vermez. | Open Subtitles | تلك القائمة التى تطلقها قد تسبب الضرر لمسيرة مهنية لأشخاص يخدمون العامة بشكل جيد و لكنها لن تؤذنى للحظة |
| Olanlardan bahsediyorsun ama onlar uzun zaman önce olmuş oluyor. | Open Subtitles | أنت تتحدثين عن أشياء قد حدثت و لكنها قد حدثت منذ زمن بعيد |
| Elleriyle bir ustura bıçağını kavradığını biliyor ama yine de onu bırakmıyor. | Open Subtitles | تعرف أنها ممسكة بشفرة الموسي و لكنها لا تتركها |
| Ama o kadar da tehlikesiz sayılmaz çünkü çok fazlalar. | TED | و لكنها غير حميدة، لأن هناك الكثير منها. |
| Ama o son yedi senedir burada bir rahibe manastirinda yasiyordu. | TED | و لكنها تعيش هنا في دير الراهبات على مدى السنوات السبع الماضية. |
| Bunu başından ona söylemiştim, Ama o gene de... | Open Subtitles | لكنى أخبرتها بذلك منذ البداية و لكنها لم تزال تريد |
| Şimdi görmüyor olabilirsin Ama o senin tüm hayatını mahvedecekti. | Open Subtitles | أنت لا ترى ذلك الآن و لكنها كانت السبب بانهيار حياتها بأكملها |
| Ama o kraliçe ve ben sadece aşağı sınıftan bir soytarıyım. | Open Subtitles | و لكنها الملكة و أنا و أنا لست الا مهرجا. |
| İşaret dili alıştırması yapıyor, Ama o şapka hala benim! | Open Subtitles | امها تحاول ان تكون صماء و لكنها مازالت قبعتى |
| Ama o doğru dozdu. Bundan eminim. | Open Subtitles | و لكنها كانت الجرعة الصحيحة أنا متأكد من ذلك |
| Biliyorum biraz garip Ama o, hayatımın büyük bir parçasıydı bilmiyorum, sanki yalnız hissediyorum. | Open Subtitles | أن أعرف أنها كانت غريبة نوعا ما و لكنها كانت جزءا كبيرا من حياتي أنا لا أعرف أنا أشعر بالوحدة |
| Event Horizon'ı yıldızlara ulaşmak için yaptım Ama o çok daha uzaklara gitti. | Open Subtitles | لقد إخترعت ، الإيفينت هورايزون لكى تصل للنجوم و لكنها ذهبت ، إلى أبعد كثيراً جداً ، من هذا |
| Bu insanları kırdı, Ancak o da benim kız kardeşimdi. | Open Subtitles | كان هناك العديد ممن ينوبون عني و لكنها كانت اختي |
| - Hayatta. - Evet öyle. - Ama komada ve ailesi yaşam desteğini alacak. | Open Subtitles | نعم انها و لكنها فى غيبوبة و سوف يفصلون عنها جهاز التنفس الصناعى |
| DZV. Dostum, bu UFO'dan daha güzel. Fakat, o da uyuyor. | Open Subtitles | ان تى اى هذا أفضل من اليوفو و لكنها تصلح أيضا |
| Annen aile yaşantımı bozmak istemedi... Ama bana herşeyi verdi... ben de hepsini aldım. | Open Subtitles | لم ترد أمك أسلوب حياتي و لكنها أعطتني كل شيء و أخذته |
| İnançlarımızı pek sergilemeyiz ama onlar bizim için çok değerlidir. | Open Subtitles | ,نحن لا نتباه بمعتقداتنا و لكنها جزء منا |
| Sahte olduğunu genelde biliriz ama yine de bir şekilde bir amaca hizmet eder. | Open Subtitles | نعلم عادة أنها زائفة و لكنها مع ذلك تؤدي الغرض بطريقة أو بأخرى |
| Aslında, biraz Yıldız Savaşları gibi, bilirsiniz, ama bu gerçek. | TED | لذلك إنها شبيهة قليلاً بحرب النجوم، و لكنها ليست حقيقية. |