| Yanında olmam seni zorlayabilir, başına bela açabilir ama sensiz üzgün ve yalnız olmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا ربما أجعل الأمور صعبة عليك، أو أتسبّب لك ،في المشاكل وأنا بجانبك ولكنني لا أريد أن أكون حزينة و وحيدة بدونك |
| Yağmuru, 39 yaşında ve yalnız olduğumu önemsemeyerek uyanmam gerek. | Open Subtitles | و لا أهتم لأنها تمطر أو أنني في 39 من عمري و وحيدة |
| ...ve yalnız olduğun için yanında kaldığımı söylemeliyim ve senin adına üzüldüğüm için. | Open Subtitles | أن سبب بقائي معكِ الليلة لأنكِ كنتِ حزينة و وحيدة تماماً وقدشعرتُبالأسىتجاهكِ. |
| Annen çok yalnız ve mutsuz biri. Bildiğin gibi, baban da meşgul bir adam. | Open Subtitles | كانت امك غير سعيدة و وحيدة حسنا, انت تعلمين |
| Yaşlı ve tek başına. | Open Subtitles | كبيرة و وحيدة |
| Gerçeği farkettim. 35 yaşındayım ve yalnızım. | Open Subtitles | صدمتني الحقيقة سني 35 عاماً فعلاً و وحيدة |
| Herkese sırt çevirmiş, hüzün ve yalnızlığa terk edilmiş, konuşacak kimsesi kalmamış! | Open Subtitles | فإبتعدت عن الجميع وأصبحت حزينة و وحيدة توقف |
| Daima dışlanmış ve yalnız olacak böylece siyah kardeşlerine nazaran insanlardan daha az korkacak. | Open Subtitles | ستظل دائما مرفوضة و وحيدة بالرغم من كونها أقل خوفا من البشر بالمقارنة مع أخوتها و أخواتها من ذوي اللون الأسود |
| Yabancı bir adamın arabasına bindim çünkü şişman ve yalnız bir kızım ve ilgiye ihtiyacım var, | Open Subtitles | يوصلني للمنزل أشخاصٌ غرباء لأني سمينة و وحيدة وأحتاجإلىجذبالانتباه، |
| Sevgiden mahrum ve yalnız öleceğin anlamına geliyor. | Open Subtitles | هذا يعني أنكِ ستموتي بدون حب و وحيدة |
| Anlamalısınız, ben şişman ve yalnız büyüdüm. | Open Subtitles | عليك ان تفهمي انني ترعرعت سمينة و وحيدة |
| "Sefil ve yalnız Pişman ve etmiş tövbe | Open Subtitles | بائسة و وحيدة " تائبة و نادمة " |
| Asla üzgün ve yalnız olmayacağımı biliyorum. | Open Subtitles | أصدقائي {\pos(190,210)}،أعلم أنّي لن أكون حزينةً و وحيدة أبداً لأنّكم ستكونون دائماً لجانبي. |
| "Ben tutkulu ve yalnız bir kadınım... | Open Subtitles | ...أنا أمرأة عاطفية و وحيدة |
| Kederli ve yalnız. | Open Subtitles | حزينة و وحيدة. |
| Yanbian ve yalnız Kovboy'un aşkı... | Open Subtitles | حُب بين (يانبيان) و (وحيدة). |
| Ama yine de koridorları, geceleri son derece yalnız ve sessiz. | Open Subtitles | و حتى الآن ، كم هي صامتة و وحيدة هذه الدهاليز ليلا |
| Yada kalan tüm hayatını yalnız ve çaresiz geçirebilirsin. | Open Subtitles | أو ستمضين بقية حياتكِ يائسة و وحيدة |
| Sanki yanında değilmişim gibi yalnız ve korkmuş halde tek başına kalmazsın. | Open Subtitles | لا تمشي لوحدكِ خائفة و وحيدة |
| Çünkü, yorgun ve yalnızım, | Open Subtitles | لأني منهكة و وحيدة |
| Yani işsizlik ve yalnızlığa? | Open Subtitles | اذاً، عاطلة و وحيدة |