Özür dileyip Ayrıca senden de özür dilenmesi gerekiyor, tokatlandığın için. | Open Subtitles | و يجب أنت أيضاً أن تحصل على إعتذار لإنه تم ضربك. |
Ayrıca söylemeden geçemeyeceğim ki tüm ailemde güzel ailemde, bana en çok benzeyen oydu. | Open Subtitles | و يجب أن أقول ،أن من ضمن كل أقاربى أقاربى المبهجين ،كانت أكثرهم شبهاً لى |
Ve eklemem gerekiyor şu ana dek, sende edebiyatla ilgili bir şey göremedim. | Open Subtitles | و يجب القول حتى الآن لا يبدو أن هناك شيئاً أدبياً بم تقول |
Şunu da söylemem lazım, harika meslektaşlarım vardı. | TED | و يجب أن أخبركم أني كان لدي زملاء ممتازون. |
Konuşurdum ama yorucu bir gün oldu ve gitmem lazım. | Open Subtitles | أنا أتكلم، لكنه كان يوم ثقيل و يجب أن أذهب |
Ve dediğim gibi, teorinin biyolojik açıdan eksiksiz olması lazım; sınanabilir olmalı ve onu kurabilmeniz lazım. | TED | و كما قلت, النظرية يجب أن تكون دقيقة بيولوجياً, يجب أن تكون قابلة للاختبار و يجب أن تكون قابلة للبناء. |
Bu hikayenin onların gördüğü kısmı. Sen de kendininkini anlatmalısın. | Open Subtitles | هذا جانبهم من القصّة . و يجب أن تخبري جانبكِ |
Ama şimdi olanlar ortada, ve bunu aşmalıyız. | Open Subtitles | و لكن الان هذا الرجل هنا و يجب ان نحاول عبوره |
- sana göstereyim. kulaklarını tıkıyorum ve sen benim ne dediğimi tahmin ediyorsun. | Open Subtitles | سأريكِ ، سأسد اذنكِ و يجب أن تخمني ما أقول |
Ve şunu da eklemeliyim ki diğer sakinlerin de fikirlerini aldım. | Open Subtitles | و يجب أن أضيف أننى قد أخذت موافقة النزلاء |
Senatoya gideceğine dair söz verdin, öyleyse gitmek zorundasın. | Open Subtitles | لقد تعهدت لمجلس الشيوخ أن تمضي قُدُما و يجب أن تمضي |
Babamın bodrumu temizlemesine yardım edeceğim, Ayrıca bulaşık yıkayacağım. | Open Subtitles | و يجب ان اساعد أبي لأُنظّفُ القبو، و يَجِبُ أَنْ أَغْسلَ الصحُونَ اللّيلة. |
Babamın bodrumu temizlemesine yardım edeceğim, Ayrıca bulaşık yıkayacağım. | Open Subtitles | و يجب ان اساعد أبي لأُنظّفُ القبو، و يَجِبُ أَنْ أَغْسلَ الصحُونَ اللّيلة. |
Ayrıca fevkâlade kocam Denise iki çok akıllı çocuklarıma teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | و يجب علي ايضا ان اشكر زوجي الرائع دينيس و اولادي الاثنين الرائعين الجميلين , و المهذبين |
Ayrıca iki saat sonra kalkıp büyüleyici olmalıyım. | Open Subtitles | و يجب أن أستيقظ بعد ساعتين و أتزين جيداً |
Notunuz ortalamaya katılmayacak bu yüzden yaz okulunda ders almanız gerekiyor. | Open Subtitles | و درجتكم الأن غير كامله و يجب عليكم التعويض في الصيف |
İnsanların ayı misali abanması, çok çalışıp işe koyulması gerekiyor. | Open Subtitles | و يجب على الطلاب الإجتهاد الدراسة بجد و القيام بعملهم |
söylemem gerekir ki, şimdi bu hilesiz bir program parçası, bu gerçek bir internet tarayıcı ve aslında bir Google sitesi ve bugün canlı olarak test edeceğiz. | TED | و يجب أن اخبركم، حالاً، هذا جزء برنامج محض، هذا متصفح انترنت و هذا موقع جوجل الحقيقي، و سنقوم بتجربته اليوم مباشرةً. |
Yetiştirmem gereken bir ordum var, ve Nicaragua'ya gitmem lazım. | Open Subtitles | يجب ان اجمع جيشاً و يجب ان اذهب الى نيكارغوا |
Gözlerimi kapatacağım ve içinizden birini işaret edeceğim o da eğlenmek için yapacağımız şeyi söyleyecek. ve onu yapacağız. | Open Subtitles | سوف اغلق عينى و ادور حول نفسى و أشر نحو أى شخص كان يجب ان يفكر بأى شئ لنعمله و يجب ان نعمله |
Artık dönmeliyiz, Sen de Ronny ile dans etmelisin. | Open Subtitles | الآن، يجب علينا أن نعود و يجب أن ترقصي مع روني |
Sebebi ne olursa olsun bu bir şans ve bunu kabul etmelisin. | Open Subtitles | حسناً، مهما كان السبب هذه فرصة كبيرة، و يجب أن تتقبلها |
Her gün bir lütuf bazı insanlar bunu suistimal ediyor ve sen bunları görüyorsun ve bu çok zor olmalı | Open Subtitles | البعض ينتهكها و اعلم انك تسعين و يجب ان تكون قاسيه |
Ve şunu da söylemeliyim, gitar çalma konusunda uzmansın, değil mi? | Open Subtitles | و يجب ان اقول انك عبقرى فى الجيتار اليس كذلك؟ |
Benimleysen beni izlemek zorundasın. Sessiz kalacaksın. | Open Subtitles | أنتِ معي، و يجب أن تتبعي أوامري، دعينا نبقى صامتين |