| beyler, paçalarınızı kirletseniz de başkasının zahmetini kapatacağınıza bizler gibi araştırıp bulsanız. | Open Subtitles | يا اصحاب عليكم بالحفر فى الوسخ وستجدوه كما وجدناه نحن بدلا من شراء تعب شخص اخر |
| Uzak durun, beyler. Takım elbisemi alacağım. | Open Subtitles | ابتعدوا يا اصحاب سوف ارتدي ملابسي , حسنا ؟ |
| beyler, artık devam edemeyiz. Herşey aleyhimize. | Open Subtitles | يا اصحاب لا نستطيع أن نتابع هكذا كل شيء يكاد يكشف |
| - Ondan nefret ediyorum, çünkü elinde herzaman o vardı. - Arkadaşlar Kyle yürümeye başladı. | Open Subtitles | يا اصحاب كايل بدأ بالمشي لاول مرة |
| - Epey zaman oldu, dostlar. - Epey zaman oldu! | Open Subtitles | وداعا يا اصحاب وداعا |
| Tamam, bakın beyler, bela istemiyoruz. | Open Subtitles | انظر يا اصحاب , نحن لا نريد اي متاعب |
| Kapıdan uzaklaşın beyler lütfen. Devam et adamım. | Open Subtitles | يا اصحاب ابتعدوا عن الباب من فضلكم |
| Sakin olun, beyler. | Open Subtitles | اتريحوا يا اصحاب |
| beyler, bu Cy Gilson. | Open Subtitles | يا اصحاب, قابلوا ساي جيلسون |
| - beyler. - Tad Edward Hamilton. | Open Subtitles | يا اصحاب تاد إدوارد هاملتن |
| - Fırsat için teşekkür ederim, beyler. | Open Subtitles | أُقدّرُ الفرصةَ , يا اصحاب. - حَسَناً. |
| - Gösteri zamanı beyler. | Open Subtitles | حدد الموقع وقت العرض يا اصحاب |
| - Hey, dostlar. - Hey. Hey, bu senin için. | Open Subtitles | اهلا يا اصحاب مررحبا هذا لك |
| Nasılsınız dostlar? | Open Subtitles | كيف حالكم يا اصحاب |
| Endişeli görünüyorsunuz dostlar. | Open Subtitles | تبدون قلقين يا اصحاب |