| Bütün gün burada oturup aklına gelen her türlü saçmalığı sayabilmek için. | Open Subtitles | حتّى يتسنّى لك الجلوس هنا وقول ما يخطر على بالك من تفاهات |
| Tatlım, aklına gelen her şeyi o anda söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليك ان تقول كل ما يخطر على بالك |
| Polise gitmek hiç aklına gelmedi mi? | Open Subtitles | ألم يخطر على بالك مطلقاً أن تخبر الشرطة؟ |
| Vücudumu yararken bu aklına gelmedi mi? | Open Subtitles | وهذا لم يخطر على بالك حين كنت تستخرجه من جسدي ؟ |
| Aklınıza ilk geleni söyleyin. | Open Subtitles | قل فقط ما يخطر على بالك |
| Aklından geçen ilk cevabı söyle gitsin. | Open Subtitles | فقط أجيبي بأول شيء يخطر على بالك |
| Ve aklına gelen ilk şey teröristler. | Open Subtitles | والإرهاب هو أول شيئ يخطر على بالك |
| Hadi, çabuk aklına gelen ilk şeyi söyle. | Open Subtitles | هيا، بسرعة، قل أول ما يخطر على بالك. |
| Unutma aklına gelen ilk şey. | Open Subtitles | الآن، تذكّر أول شيء يخطر على بالك |
| aklına gelen her yerde. | Open Subtitles | كل مكان يخطر على بالك |
| aklına gelen ilk şeyi söyle. | Open Subtitles | أخبرني بأول ما يخطر على بالك |
| Vücudumu yararken bu aklına gelmedi mi? | Open Subtitles | وهذا لم يخطر على بالك حين كنت تستخرجه من جسدي ؟ |
| Ve bu neden daha önceden aklına gelmedi? | Open Subtitles | آه , ولماذا لم يخطر على بالك من قبل ؟ |
| Beni aramak aklına gelmedi mi? | Open Subtitles | ألم يخطر على بالك أن تتصل بى؟ |
| - Bana sormak aklına gelmedi mi? | Open Subtitles | -ولم يخطر على بالك مشاورتي؟ |
| Aklınıza ilk geleni söyleyin. | Open Subtitles | قل فقط ما يخطر على بالك |
| - Aklından geçen ikinci cevabı söyle. | Open Subtitles | حسناً, الشيء الثاني الذي يخطر على بالك |
| Aklından geçen her şeyi söylüyorsun. | Open Subtitles | -إنك تقولين كل ما يخطر على بالك -بلا تعديل |
| Evet ama bu Aklından geçen her şeyi söyleyeceğin anlamına gelmez. | Open Subtitles | أجل ، لكن هذا لا يعني أن أن تقولي كل - ما يخطر على بالك |