| "Bir Asi üssünün kalıntılarını buldular, fakat bir süredir oranın çöl olduğunu tahmin ediyorlar." | Open Subtitles | وجدوا بقايا قاعدة الثوار، لكنهم يخمنون بأنهم هجروها لبعض الوقت |
| Bir çantanın içinde olduğunu tahmin edebilmeliler. | Open Subtitles | يجب أن يعرفوا كيف يخمنون ما بداخل الحقيبة |
| Annem oğullarını komutan karşısında tahmin yürütmeleri için büyütmedi yüzbaşım. | Open Subtitles | امى لم تربى ابناء يخمنون . قبل الكابتن |
| Sonra değiştir. Sadece tahmin etsinler. | Open Subtitles | بدلها بعد ذلك، فقط دعهم يخمنون |
| Önemi yok. Onlar da sadece tahmin yürütüyorlar. | Open Subtitles | لا يهم توقعهم، فهم يخمنون مثلنا تمامًا |
| Biliyorsunuz ki, onlar sadece onlar sadece tahmin ediyorlardı. | Open Subtitles | كانوا فحسب... كانوا دائماً يخمنون لا أكثر |
| Ölüm saatini sadece tahmin edebiliyorlar. | Open Subtitles | كانوا فقط يخمنون متى تم قتلها |
| - Dinlediğimizi biliyorlar, o halde? - tahmin ediyorlar. | Open Subtitles | يعرفون أننا نستمع إليهم - يخمنون ذلكَ - |
| Bırakalım da tahmin yürütsünler. | Open Subtitles | اتركهم يخمنون ذلك |