| İngilizlere teslim olmayıp ölenlerin... fedakarlıklarının bir boks maçı kadar değeri yok demektir. | Open Subtitles | من ماتوا ومن لن يستسلموا للبريطانيين لا تساوي تضحياتهم هذه مباراة ملاكمة لعينة |
| Bize teslim olabilirler, ama pek sanmam. | Open Subtitles | يمكن أن يستسلموا لنا و لكنى لن اعتمد على هذا |
| Sanırım Castiglione Belediye Başkanı ve konseyi artık teslim olmaya hazırlar, lütfen. | Open Subtitles | أعتقد أن عمدة كاستيلليوني و مجلسه .. يريدون بشدة أن يستسلموا الآن .. رجاءاً |
| Fakat bu başarısızlıkların hiçbiri pes etmeleri için bir sebep değildi. | TED | ولم يكن أي من تلك الإخفاقات سببًا في أن يستسلموا. |
| Onlara da pes etmemeleri gerektiğini gösterir. | Open Subtitles | ربما يساعدهم ليكتشفوا بأنهم يجب ألاّ يستسلموا أيضاً |
| Bu zebaniler hepsi ölmeden peşlerini bırakmayacaklar. | Open Subtitles | هؤلاء الوحوش لن يستسلموا حتى يصبح الجميع ميتا |
| Gemide olduğun sürece vazgeçmeyecekler. | Open Subtitles | حتى لو أننا خرجنا من هنا.فطالما أنك على السطح فهم بالتأكيد لن يستسلموا |
| Burada çok enteresan bir şeye tesadüf etmişsin, ama onlar vazgeçmeyeceklerdir. | Open Subtitles | أنت وجدت صدفة شيئاً مثيراً جداً للاهتمام لكنهم لن يستسلموا |
| Herneyse, onlar teslim olana kadar devam edeceğim. | Open Subtitles | على أي حال سأستمر على هذه الحال حتى يستسلموا |
| Spartalılar asla çekilmez. Spartalılar asla teslim olmaz. | Open Subtitles | الإسبارطيون لا ينسحبوا الإسبارطيون لا يستسلموا |
| Boşuna nefesini yorma Doktor. Bu çocuklar teslim olmaz. Turgay... | Open Subtitles | وفّر أنفاسك، دكتور هؤلاء الأولاد لن يستسلموا أبداً |
| Geri kalanı teslim olmaktansa kendini akıntıya bıraktı. | Open Subtitles | البقيـّة فضلوا الألقاء بأجسادهم خلال الشلاّل ، عن أنّ يستسلموا. |
| Siz onlar için endişelenmeyin. Asla teslim olmayacaklar. | Open Subtitles | يجب أن لا تقلق بشأنهم, حيث لن يستسلموا أبدا |
| - Gerçek bu kapüşonlu düşkünleri nelerdir edilir. - pes etmeyecek misin | Open Subtitles | الحقيقي هو هؤلاء المقنّعين الغرباء الذين لن يستسلموا |
| Eğer bu adamlar kendilerini içeriye kitledilerse yorulmayacak, acıkmayacak ve pes etmeyecekler. | Open Subtitles | إذاهؤلاءالأشخاصقاموابحجز أنفسهمبالداخل، فلن يتعبوا ، أو يجوعوا ، أو يستسلموا. |
| Aynı bizi arayan insanların pes etmediği gibi. | Open Subtitles | مثل الاشخاص الذين يبحثون عنا لن يستسلموا |
| Ne kadar kötü düşerlerse düşsünler savaşmaya değecek bir şey varsa hiçbir zaman pes etmezler. | Open Subtitles | فإنهم لن يستسلموا أبداًً لأمر يستحق القتال لأجله |
| Ama belli ki peşini bırakmayacaklar. | Open Subtitles | لكن من الواضح أنهم لن يستسلموا |
| Onu aramaktan vazgeçmeyecekler. Gidelim. | Open Subtitles | انهم لن يستسلموا من البحث عنه دعنا نذهب |
| Ve onları tanıyorsam, kolay kolay vazgeçmeyeceklerdir. | Open Subtitles | ،واذا كنت اعرفهم فإنّهم لن يستسلموا بسهولة |
| Cinler vazgeçmez. Nasıl yapacaklarını bilemeyecek kadar aptaldırlar. | Open Subtitles | ليس من عادة " الجنيون " أن يستسلموا , إنهم أغبى من أن يعرفوا كيفية فعل هذا |
| Peşini asla bırakmazlar. | Open Subtitles | إنهم لن يستسلموا |
| Dışarıdaki şu insanlar hiç vazgeçmiyorlar, değil mi? | Open Subtitles | هؤلاء الناس هناك بالخارج لا يستسلموا, أليس كذلك؟ |
| İlk olarak, Harkonnen'ler CHOAM şirket antlaşmalarından... çok kolay vazgeçmezler. | Open Subtitles | أولا، (الهاركونيين) لن يستسلموا شركتهم هناك بسهولة |