ويكيبيديا

    "يسعل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • öksürüyor
        
    • öksürdüğünü
        
    • öksürüyordu
        
    • öksürdü
        
    • öksürse
        
    • öksürüğü
        
    • Öksürttün
        
    • öksürmeye
        
    • öksürerek
        
    • ciğerlerinden
        
    • öksürüp
        
    Ne zaman mama versek kusuyor, öksürüyor ve rengi maviye dönüyor. Open Subtitles كلّما أطعمناه فانه يتقيّأ او يسعل ويزرقّ لونه
    Kendine hiç bakmıyor, katır gibi öksürüyor. Open Subtitles انه لا يريد أن يصبح أفضل، انه يسعل مثل الحمار.
    Aman Tanrım, zavallı adamın trenin içinde bir yerlerde öksürdüğünü duyabiliyordum. Open Subtitles , رباه كان يمكنني أن أسمع صوت الرجل المسكين يسعل في مكان ما داخل عربة القطار
    - Hey, onu öldürmek istememişti. - Enseme öksürüyordu. Open Subtitles هاي، هو لم يقصد قتله لقد كان يسعل على رقبتي
    Babam bütün gece öksürdü. Open Subtitles أبي كان يسعل طوال الليل
    Eğer herhangi bir şey ters giderse çok fazla öksürse bile suç senin. Open Subtitles أعطنا ما نحتاجه للاهتمام بـ"أنطوان" ولكن دعني أقل لك شيئاً لو حدث أي شيئ خاطئ لو انه أصبح يسعل بقوة فأنت المُلام
    Kanlı öksürüğü de hesaba katarsak organları saranlupusun 3 belirtisini de elde etmiş oluruz. Open Subtitles أضف حقيقة أنه يسعل دماء فلدينا ثلاثة مؤشرات للذئبة المهدد للأعضاء
    İğrençliğe bak. Öksürttün bak çocuğu. Open Subtitles إليكِ النتيجة، ستجعله يسعل
    Albuterol işe yaramıyor. Hasta kan öksürmeye başladı. Open Subtitles الألبوتيرول لا يجدي بدأ المريض يسعل دماً
    Her perşembe, aksi üvey babasıyla ve osuruk sesini öksürerek bastırabildiğini zanneden üvey erkek kardeşiyle beraber kahve içmek zorundaymış. Open Subtitles اعتادت على شرب القهوة كل خميس مع أبيها الغاضب وأخوها , الذي يسعل لأنه
    Hasta bayılmış geçici felç geçirmişti ama ciğerlerinden kan geldiğini söylediklerinde işler gerçekten ilginç hâle gelmişti. Open Subtitles لقد فقد وعيه شلل مؤقت لكن عندما اخبروني ان المريض كان يسعل دما
    öksürüyor ve ateşi çıktı. Bugün evde kalması daha iyi. Open Subtitles . إنه يسعل ودرجة حرارته مرتفعة من الأفضل أن يبقى في المنزل اليوم
    öksürüyor. Buraya ekip göndermen gerek. Open Subtitles إنه يسعل يجب أن ترسلوا فريق إلى هنا بالحال
    Ciğerleri sökülünceye kadar öksürüyor. Open Subtitles كان يسعل وقلبه يكاد ينفطر للخارج.
    öksürüyor. Durmadan öksürüyor. Open Subtitles إنه يسعل ولا يتوقف عن السعال أبداً.
    O benim arkadaşım değil. Hiç tanışmadık bile. Bir keresinde konferans bağlantısında öksürdüğünü duymuştum. Open Subtitles لانه ليس صديقي , لم أقابله من قبل مطلقاً أظن أني سمعته ذات مرة يسعل في مؤتمر
    Sigara yakan birisinin de öksürdüğünü duymuştu. Open Subtitles وشخص ما يسعل لأنهم اشعلوا السجائر
    Tiyatro açılmıştı, ama o çalışmaya devam ediyor ve sürekli öksürüyordu. Open Subtitles وتم افتتاح المسرح منذ مدة بسيطة, لكنه واصل البناء فيه فيما كان يسعل
    Başı ağrıyordu, çok öksürüyordu. Open Subtitles كيف ؟ كان يشتكي من الصداع و يسعل دائماً
    Enfekteli kanını Cameron'un gözlerine ve ağzına öksürdü... İlginç olan bu mu? Open Subtitles (يسعل دماء ملوثة بعيني (كاميرون و فمها، تسمي هذا شيقاً؟
    Adamın biri sürekli üzerime öksürüp durdu. Open Subtitles كان هنالك ذلك الرجل الذي اخذ يسعل علي بالكامل طوال الرحلة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد