ويكيبيديا

    "يعرف ان" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğunu biliyor
        
    • olduğunu biliyordu
        
    • bilir ki
        
    • olduğunu bilir
        
    • olduğunu bilen
        
    • olduğunu biliyoruz
        
    Buranın iyi olduğunu biliyor, ama bütün hayatı boyunca işiyle ilgilendi. Open Subtitles هو يعرف ان هذا المكان جيد ولكن كل حياته حول واجبه
    Bebeğim olduğunu biliyor bu da hayatta kalmana yardımcı olan işlerden biri işte. Open Subtitles هو يعرف ان لدي طفل و وهو فقط واحد من امور العمل التيتحتاجلهالتساعدكانتبقىحياً.
    Valentine onu uykuya yatıran iksiri yapanın bir büyücü olduğunu biliyor. Open Subtitles فلانتين يعرف ان مشعوذ قام بصنع الجرعة الذي وضعتها في النوم
    Dün olay yerinden bir şey söylemeden gitti bugün de amiralin kurbanla ilgili bir sorunu olduğunu biliyordu. Open Subtitles امس غادر من مسرح الجريمة دون اي استفسارات واليوم، كان يعرف ان الاميرال كان له مشكل مع الضحية
    Herkes bilir ki bir sürüde iki aslan kral olmaz. Open Subtitles الكل يعرف ان الكبرياء لا يأخذ اثنان من الاسد الملك
    Aslında, her 18 ayda bir ikiye katlanıyor ve tabi ki, Digerati'nin her kartlı üyesi bunun Moore'nin kanunu olduğunu bilir. TED في الحقيقه هو يتضاعف كل 18 شهراً و بالطبع اي شخص يحمل بطاقة خبير في الحاسوب يعرف ان هذا اسمه قانون موور
    Arabada uyuşturucu olduğunu bilen başka biri var mıydı? Hayır. Open Subtitles هل كان هناك اى شخص آخر يعرف ان هناك مخدرات فى السياره
    İkimiz de o barış teklifinin yalnızca dikkat dağıtma olduğunu biliyoruz. Open Subtitles كلانا يعرف ان عرض التسوية كان لا شيء سوى لتشتيت الانتباه
    Valentine onu uykuya yatıran iksiri yapanın bir büyücü olduğunu biliyor. Open Subtitles فلانتين يعرف ان مشعوذ قام بصنع الجرعة الذي وضعتها في النوم
    Küçük Köpek babasının içinde konuşanın bir korkak değil, bir bilge olduğunu biliyor. Open Subtitles ليتل دوغ يعرف ان كلام والده لم يكن ينمّ عن الخوف ولكن عن الحكمة
    Bunun suçlusunun John Holmes olduğunu biliyor. Open Subtitles و يعرف ان جون هولمز هو المسئول الان لن يفاجئني علي الاطلاق لو هولمز
    Bir tarafın bunun sapkın ve acınası olduğunu biliyor ama sen sadece habercilik yapıyorsun değil mi? Open Subtitles يوجد جزء منك يعرف ان ذلك منحرف وبائس, ولكن
    Bak, Amiral Shepard bunun babanı öldüren adam olduğunu biliyor. Open Subtitles انظر ، قائد الاسطول شيبارد يعرف ان هذا الشاب هو من قتل أباك
    Bence herkes Tanrı'nın İskoçyalı olduğunu biliyor. Open Subtitles اعتقد ان الجميع يعرف ان الله كان اسكتلندى *استغفر الله العلى العظيم*
    Herkes Thorne'un, Herrera'nın yanında olduğunu biliyor. Open Subtitles كلّ شخص يعرف ان هيريرا في جيب ثورن
    Şantajcı Domino'nun gerçek olduğunu biliyor. Open Subtitles المبتز يعرف ان"دومينو" حقيقية على الاقل الجزء الذى اعطيناه اياه
    İnancının, bu sorumluluğu taşımaya, seni bu insanların ihtiyacı olan kişi yapmaya yeter güçte olduğunu biliyordu. Open Subtitles يعرف ان ايمانك قوياً بما يكفي لتحمل المسؤلية لمساعدتك بان تصبح رجلا شعبنا بحاجة لتكون كذلك
    Ve... bir şeyler olduğunu biliyordu ve... Open Subtitles كان يعرف ان شيء ما قادم ، لذا ..
    - Bir aptal bile bilir ki kadınlar-- - Bu doğru! Bir aptal! Open Subtitles أى أحمق يعرف ان المراة تعجز عن- ذلك صحيح , اى أحمق-
    Herkes en iyinin Yugi olduğunu bilir. Open Subtitles لهؤلاد الاولاد الكل يعرف ان يوغى هو الافضل لذلك يريدون مبارزته و مبارزه وحوشه الفتاكه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد