| Birçok insan beni izliyor. Çok şey bildiğimi biliyorlar. | Open Subtitles | الكثير من الناس يراقبوني إنهم يعلمون أني اعرف الكثير من المعلومات |
| Artık komik değil. Tutsaklıktan nefret ettiğimi biliyorlar mı? | Open Subtitles | هذا ليسَ مزاحاً هل يعلمون أني أكره السجن ؟ |
| Hasta olmadığımı biliyorlar. Ben de onların bildiğini. Onlar da benim bildiklerini bildiğimi biliyorlar. | Open Subtitles | يعلمون أني لست مريض، أعلم أنهم يعلمون ويعلمون أني أعلم أنهم يعلمون |
| Senin kuryen olduğumu biliyorlar. | Open Subtitles | هم يعلمون أني أقوم بتوصيل المال لك |
| Sizinle birlikte olduğumu ve yakalandıklarını söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأدعهم يعلمون أني هنا معكن وأنهم كُشفوا |
| Evet, ailesi burada. Gece kalacağımı biliyorlar. | Open Subtitles | نعم, والداها هنا أنهم يعلمون أني أبقى هنا. |
| Ödün vermeyeceğimi biliyorlar. Hiçbir başkan vermez. | Open Subtitles | يعلمون أني لن أتنازل لن يتنازل أي رئيس |
| Burada olduğumu biliyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعلمون أني هنا |
| Sanıyorum burada olduğumu biliyorlar. | Open Subtitles | أفترض أنهم يعلمون أني هنا |
| Onlardan biri olmadığını biliyorlar. | Open Subtitles | هم يعلمون أني لست واحدا منهم |
| Winter, sıçtım. Burada olduğumu biliyorlar. | Open Subtitles | ونتر) لقد كُشفت) أنهم يعلمون أني هنا |
| Ev halkı, cömert olduğumu biliyorlar. | Open Subtitles | قوم (إيف) يعلمون أني كنتٌ كريماً |
| Burada olduğumu söyleme. | Open Subtitles | لا تدعهم يعلمون أني هنا |
| Arkadaşlarım burada olduğumu biliyor. | Open Subtitles | أصدقائي يعلمون أني هنا |
| Seninle birlikte olduğumu bilmiyorlar. | Open Subtitles | لا يعلمون أني معكم |
| Sizinle olduğumu bilmiyorlar. | Open Subtitles | لا يعلمون أني معكم |