"يفُت الأوان" - ترجمة من عربي إلى تركي

• çok geç
• iş işten
• geç değil
• geç sayılmaz

Onları tanımaya çalışman ve onların da seni tanıması için çok geç değil biliyorsun Walter.
لم يفُت الأوان للتحدث معهم لأن تعرف أخبارهم ويعرفوا أخبارك

çok geç değil, beraber hareket etmeliyiz.
لم يفُت الأوان بعد لكن علينا التحرّك الآن

Orada püriten yok. çok geç değil.
لا يوجد مُتشددين في الأنحاء فلم يفُت الأوان بعد

Ne bileyim, iş işten geçmemiş olursa anlaşmaya falan çalışalım mı?
لا أدري، أفكّر بأنّه إذا لم يفُت الأوان أينبغي أن نسعى لعقد ما يشبه صفقة معهم؟

-Vazgeçmek için geç değil. -Gergin olan benim sanıyordum.
ــ لم يفُت الأوان بعد للعدول عن قرارك ــ ظننتُ أنه أنا من يجب أن يكون متوتراً

Kamuoyunun düşüncesini değiştirmek için hala çok geç sayılmaz.
ربّما لمْ يفُت الأوان كثيراً لتغيير الرأي العام

Değişiklik yapmak için çok geç olmadığına karar verebiliriz.
يمكننا أن نقرّر أنّه لم يفُت الأوان بعد على التغيير

çok geç değil, okyanusa geri dön şapşal.
إن لم يكُن ، فإنهُ لم يفُت الأوان بعد ، لذا عودي إلى المحيط يا حمقاء

Şey, benim için çok geç. Ama senin için değil.
لم يفُت الأوان بالنسبة لكِ، لكن ليس لي

Eğer çok geç değilse kız kardeşinizi kurtarabilirim.
بإمكاني إنقاذ أختكِ، إن لم يفُت الأوان

Bu gemiyi Netan'a vermek için çok geç değil.
* لم يفُت الأوان على إعاده هذه السفينةِ إلى * نيتان

Ve eğer çok geç değilse ikinci bir şans vermenizi istiyorum.
و... إذا لم يفُت الأوان أنا واثقة مِن أنني اريد...

Tüm bu olanları telafi etmek için çok geç değil biliyorsun.
لم يفُت الأوان للتراجع عن كل هذا

Evlat, hala çok geç değil.
حسناً، يا بني لم يفُت الأوان بعد

Seni yanımda götürmeye çalışıyorum. Hala çok geç değil.
فلنتحد سويًا لم يفُت الأوان بعد

Bana katılmak için çok geç değil.
لم يفُت الأوان بعد للإنضمام إلىّ

Walter, çok geç değil.
لم يفُت الأوان بعد يا والتر

Tabii iş işten geçmediyse.
إذا لم يفُت الأوان.

Ekselansları, şehirden ayrılmanız için hala geç sayılmaz.
صاحب السمو، لازال لم يفُت الأوان على مغادرتك المدينة.