| Yapabileceğim bir şey yoktu. - Yaklaştırın dedim. | Open Subtitles | ـ لم يكن هناك شيئاً أستطيع فعله ـ لقد قلت، أقرب |
| Yapabileceğim bir şey yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك شيئاً أستطيع فعله أردت إيقاف هذا .. |
| Kendine bu kadar yüklenme, Anna. Yapabileceğin bir şey yoktu. | Open Subtitles | وأنتِ أيضاً قاسيتِ على نفسكِ يا آنا فلم يكن هناك شيئاً بوسعكِ أن تفعليه |
| "Ne süt, ne et, ne de yiyecek, hiçbir şey yoktu." | Open Subtitles | ، لم يكن هناك لبناً ، ولا لحماً ولا غذاء ، لم يكن هناك شيئاً |
| Genç ve işimizi seviyorduk. Yapamayacağımız hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | كنت صغير و إرتكبت هذا، و لم يكن هناك شيئاً لفعله |
| Farklı yapabileceğiniz hiçbir şey yoktu... | Open Subtitles | لم يكن هناك شيئاً يمكنكِ فعله ليغير من ذلك |
| O taşların üzerinde parçalanmış ve ezilmiş halde yatan Sebastian'dan başka hiç bir şey yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك شيئاً "ما عدا " سيباستيان راقداً على هذه الأحجار |
| Onlar için yapabileceğimiz bir şey yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك شيئاً يُمكننا فعله لإنقاذهم... |
| Hepimiz Glass'ın içinde olduğu durumu gördük. Yapılacak başka bir şey yoktu, öyle değil mi? | Open Subtitles | جميعنا رأى وضع (غلاس)، لم يكن هناك شيئاً نفعله، صحيح؟ |
| Yapabileceğin bir şey yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك شيئاً يمكنكِ فعله |
| Yapabileceğin bir şey yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك شيئاً يمكنكِ فعله |
| Kendini hırpalama, Dean. Yapabileceğin bir şey yoktu. | Open Subtitles | لا تقسُ على نفسك يا (دين) لم يكن هناك شيئاً يمكنك فعله |
| Yapabileceğimiz bir şey yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك شيئاً بإستطاعتنا |
| Yapabileceğin hiçbir şey yoktu. Ondan ayrılmak zorundaydın. | Open Subtitles | لم يكن هناك شيئاً بوسعك فعله كان عليكِ أن تنفصلي عنه |
| Yapabileceğin hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك شيئاً يجب أن تفعله |
| 22. bölümden sonra, bir sorudan başka hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | ---لم تكن نهايه على الأطلاق ---بعد الفصل الـ22 ---لم يكن هناك شيئاً |
| Ben ve Niobe arasında hiçbir şey yoktu. Hiçbir şey, asla! | Open Subtitles | لم يكن هناك شيئاً بيني و بين "نيوبي" أبداً |
| Yapılacak hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | ببساطة لم يكن هناك شيئاً للقيام به |