Ama en işlevsiz aileler bile birbirlerini sevme ve anlama noktasına gelebilir. | Open Subtitles | لكن حتى أكثر العائلات المفككة يمكن أن تأتي إلى مكان الحب والتفاهم |
Bu bilgi ancak içerden gelebilir. | Open Subtitles | هذه المعلومات يمكن أن تأتي إلا من الداخل. |
Joanna, bir saniye buraya gelebilir misin lütfen? | Open Subtitles | جوانا، هل يمكن أن تأتي هنا لدقيقة، من فضلك؟ |
Komite buraya gelemez miydi? Bilmiyorum. | Open Subtitles | هل تعتقد أن اللجنة يمكن أن تأتي ؟ |
- Buraya gelemez, bu gizli bir operasyon. - Eşimi buraya istiyorum. | Open Subtitles | لا يمكن أن تأتي إلى هنا, إنه سري للغاية - أريد زوجتي هنا - |
Kapımız sana her zaman açık. Pazar akşamları yemeğe gelebilirsin. | Open Subtitles | عد في ايّ وقت يمكن أن تأتي للعشاء أيام الأحد |
Teal'c Shan'auc'ın yanına tekrar gelebilirsin, değerlendirme toplantısından sonra. | Open Subtitles | تييلك يمكن أن تأتي لزيارة شاناك بعد أن نستجوبها |
Sadece sevilen birinin kaybı gelebilir şok. | Open Subtitles | . الصدمة التي يمكن أن تأتي من خسارة الحبيب |
Müzik sadece kırık bir kalpten gelebilir. | Open Subtitles | الموسيقي يمكن أن تأتي فقط من القلب المُنكسر. |
- Sadece 3 hafta, Lucas da benle gelebilir. - Lucas hiçbir yere gitmiyor. | Open Subtitles | أنها فقط لمدة ثلاثة أسابيع، ولوكاس يمكن أن تأتي معي. |
Belçika-Ardennes yoluyla gelebilir. | Open Subtitles | أنها يمكن أن تأتي من خلال آردن من بلجيكا. |
- Doktor bir-iki güne eve gelebilir diyor. | Open Subtitles | يقول الطبيب أنها يمكن أن تأتي للمنزل في خلال يوم واحد أو اثنين |
İstiyorsa buraya gelebilir. | Open Subtitles | حتى إذا أرادت ذلك، فإنها يمكن أن تأتي لي. |
Şimdiyse Zoom istediği zaman o gedikten gelebilir. | Open Subtitles | الآن التكبير يمكن أن تأتي من خلال ذلك الإخلال في أي وقت يريد. |
- Buraya gelemez, bu gizli bir operasyon. - Eşimi buraya istiyorum. | Open Subtitles | لا يمكن أن تأتي إلى هنا, إنه سري للغاية - أريد زوجتي هنا - |
- Şu an polis gelemez! | Open Subtitles | -لا يمكن أن تأتي الشرطة الآن |
- Buraya gelemez. | Open Subtitles | -لا يمكن أن تأتي إلى هنا |
İstediğin yerde buluşurum seninle. Evime gelebilirsin. | Open Subtitles | سأقابلك في أي مكان تختاره أنت يمكن أن تأتي إلى بيتي، يا جون |
Eğer sen de istersen, gerçekten arkadaş olmak isterim, ve Maia'ya yarın gece rulo köfte yapacağıma söz verdim, ve... belki sen de gelebilirsin. | Open Subtitles | أنا حقا أود أن نكون أصدقاء وأنا وعدت مايا بأن أطبخ رغيف لحم ليلة الغد وربما يمكن أن تأتي به |
Konu açılmışken,Belki bu akşam yemeğe gelebilirsin,istersen? | Open Subtitles | نهم ,موضه بمناسية الحديث ربما يمكن أن تأتي |