| Kafana koyarsan her şeyi yapabilirsin. | Open Subtitles | هل يمكن أن تفعل أي شيء انك اذا وضعت عقلك لذلك. |
| Isin ironik tarafi su ki, tabii ki Angela istedigi herseyi yapabilir, cunku biliyorsunuz ki o hic ama hic bir zaman Vikipedi'nin kurallarina karsi birsey yapmaz. | TED | لكن المفارقة هي، بالطبع، أن أنجلا يمكن أن تفعل هذا لأنها الشخص الوحيد الذي تعرف أنه لم ولن يخالف أي قاعدة لويكيبيديا. |
| Ben asla böyle bir şey yapamam. | Open Subtitles | أنا لا يمكن أن تفعل أي شيء من هذا القبيل. كان قلت لك , في وقت متأخر مع الاختيار. |
| Bunu bana yapamazsın! Karnaval kanunu ne olacak? | Open Subtitles | لا يمكن أن تفعل هذا بي ماذا عن ميثاق الكرنفال؟ |
| -Senin için ne yapabilirim, yeni stajyer? | Open Subtitles | وماذا يمكن أن تفعل لتر بالنسبة لك، المتدرب الجديد؟ وقال لاعطائها لك أعطاني هيذر هذا البرنامج النصي |
| Daha kötüsünü yapamaz. | Open Subtitles | الجحيم، وقال انه لا يمكن أن تفعل أسوأ من ذلك بكثير. |
| Bunu bana nasıl yaparsın? | Open Subtitles | كيف يمكن أن تفعل ذلك بالنسبة لي؟ |
| Onu öldürüyordu, ben ise kıpırdayamıyordum, bir şey Yapamadım. | Open Subtitles | وكان قتل, ولا أنا يمكن أن تتحرك, وأنا لا يمكن أن تفعل أي شيء, |
| Ya bunları benim evimde yapabilecek olsaydın? | Open Subtitles | حسنا، ماذا لو قلت لك أنك يمكن أن تفعل ذلك في شقتي؟ |
| Eğer dili bu şekilde hareket edebiliyorsa, bu dille ona neler yapabileceğini düşündü. | Open Subtitles | ولكن إذا لسانه يمكن أن تفعل ذلك، تساءلت ماذا يمكن ان يحدث لها. |
| Kafana koyduğun herşeyi yapabilirsin, adamım. | Open Subtitles | أنت يمكن أن تفعل أى شئ قول رأيك إلى، يا رجل. |
| İstediğin her şeyi yapabilirsin ama sen bir çiftlikte saklanmayı tercih ediyorsun. | Open Subtitles | يمكن أن تفعل أي شئ، وكل ما فعلته هو الإختباء في مزرعة ما |
| Nasıl olur da bunu kuzenin orada yokken yapabilirsin? | Open Subtitles | كيف يمكن أن تفعل هذا خصوصاً عندما لم يكن هناك ؟ |
| ...en sevdiğim ayakkabı tamircisine uğrayıp eski ayakkabılarım için bir şey yapabilir mi diye sormaya karar verdim. | Open Subtitles | لمعرفة ما إذا كان حذائي إصلاح الرجل يمكن أن تفعل أي شيء عن بلدي باطن القديمة. |
| Mıknatıslar da bunu yapabilir, hiç zorlanmadan. | Open Subtitles | المغناطيسات يمكن أن تفعل ذلك ,أيضاً,بسهولة. |
| Britanya'da bir otelin barında oturup kızın biriyle içki içmek istesem yapamam çünkü "Bu adam ne yapıyor?" diye dedikodu başlar hemen. | Open Subtitles | لو كنت في حانة في فندق في بريطانيا، والحق، وكنت أرغب في تناول مشروب مع شاب، أنا لا يمكن أن تفعل ذلك، السبب سيكون هناك |
| Kendine bile bakamazken kardeşin için bir şeyler hiç yapamazsın. | Open Subtitles | شك أنك يمكن أن تفعل الكثير لأختك إذا كنت لا تستطيع حتى تعتني بنفسك. |
| Bence ben her şeyi yapabilirim. | Open Subtitles | أعتقد أنني يمكن أن تفعل كل أنواع الأشياء. |
| Seema bunu yapamaz. | Open Subtitles | سيما لا يمكن أن تفعل هذا. |
| Bunu bana nasıl yaparsın? | Open Subtitles | كيف يمكن أن تفعل هذا بي؟ |
| Klinsch ve McLeish'le anlaşmadım. Yapamadım. | Open Subtitles | أنا لم يوقع مع Klinsch وماكليش، وأنا لا يمكن أن تفعل ذلك. |
| Bunu yapabilecek başka bir okçu biliyor musun? | Open Subtitles | هل لديك أي فكرة عما آرتشر الآخر يمكن أن تفعل هذا؟ |
| Burada her istediğin şeyi yapabileceğini sanıyorsun, değil mi? | Open Subtitles | تعتقد بأنك يمكن أن تفعل أي شئ تريد هنا، أليس كذلك؟ |
| Anlaşamadığımız konular var... ama benim için bu son işi de yapar mısın? | Open Subtitles | أنا أعرف ان بيننا خلافات ولكن يمكن أن تفعل هذا الشيء لي لاخر مرة ؟ |
| - Bunu nasıl yapabildin? | Open Subtitles | أطلقي عليّ اسم "دامون" مثل اسم تدليل - كيف يمكن أن تفعل هذا بي؟ |
| Böyle bir şey yapabileceğine inanmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن أصدق أنها يمكن أن تفعل شيئا مثل هذا. |