| Ekselansları, köye iniyorlar. | Open Subtitles | يا صاحب العظمه انهم يهبطون فى القريه. |
| İniyorlar. | Open Subtitles | إنهم يهبطون بالطائرة |
| Buraya iniş yapan kuşların büyük kısmı üç gün boyu kesintisiz uçmuş durumda. | Open Subtitles | العديد من الطيور يهبطون هنا. سيكونوا قد امضوا مدة الطيران لمدة ثلاثة أيام وبشكل متواصل. |
| İniş yapmadan önce radarın etkisizleştiğinden emin ol. | Open Subtitles | تاكد بان الرادار .واقع حتى يهبطون |
| Eylül'den Kasım'a doğru... 300 kadar aç kutup ayısı, avlanmak için deniz buzullarına geri döndüğü yoldan, Churchill'e iniyor. | Open Subtitles | مِن أيلول الى تشرين الاول بعدد300دب قطبيشره ، يهبطون نحو تشيرشل في طريقهم للعودة الى الصيد عند جليد البحر. |
| Hareket ediyorlar. Yavaşça inerek. | Open Subtitles | إنّهم يمضون، يهبطون ببطئ. |
| Neden oturdular çocuklar? | Open Subtitles | لماذا هم يهبطون ، يافتيان؟ |
| Merdivenlerden aşağıya iniyorlar. | Open Subtitles | إنهم يهبطون بعض السلالم |
| Bence aşağı iniyorlar. | Open Subtitles | أعتقد انهم يهبطون |
| Meydana iniyorlar. | Open Subtitles | انهم يهبطون في المربع. |
| İniyorlar. | Open Subtitles | إنهم يهبطون .. |
| Molly, yere iniyorlar. | Open Subtitles | (مولي) إنهم يهبطون |
| Uyuşturucu kaçakçıları iniş yapmaz; biz atlayış yaparız! | Open Subtitles | مُهرّبي المُخدّرات لا يهبطون... بل نقوم بالإلقاء! |
| Eğer iniş yaparken hâlâ burada kalıyorsak, | Open Subtitles | إذا ظللنا هنا عندما يهبطون |
| İnsanlarımın gemisi! Yere iniyor. Gidelim! | Open Subtitles | مركبة أصحابي انهم يهبطون لنذهب |
| Yabancılar, gece gizlice yere iniyor. | Open Subtitles | غرباء من الفضاء يهبطون بسرية في الليل |
| Antik Kreeler gezegenlere inerek kendi savaşlarında yer almaları için türleri dönüştürüyordu. | Open Subtitles | قدماء (الكري) يهبطون في عوالم، لتحويل أهلها من أجل محاربة حربهم. |
| - Bayağı uçmuş durumda. | Open Subtitles | هؤلاء الاشخاص يهبطون من السماء |